DOĞU EROĞLU
@DoguEroglu / [email protected]
ODTÜ yolu ihalesine yurttaşların açtığı davayı ihaleye katılmadıkları gerekçesiyle reddeden yerel mahkemenin kararı Danıştay tarafından kesin olarak bozuldu.

Fotoğraflar: DHA
Yol projesi için üniversite rektörlüğü, Ankara valiliği ve büyükşehir belediyesi arasında protokol imzalanmış, 9 Eylül’ü 10 Eylül’e bağlayan gece dozer ve iş makineleriyle ODTÜ arazisinde dokuz saatte ‘ağaç kıyımı’ yapılmıştı.
Yol çalışması sonrası belediye doğa tahribatıyla suçlanmıştı. Ankara’nın o dönemki belediye başkanı Melih Gökçek, 4 bine yakın ağacın taşındığını söylerken, rektör Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök, protokol imzalarken yolun bu kadar geniş olmadığını bilmediğini savunmuştu.
Kök, Gökçek’in istifasının ardından öğrencilere email göndererek, ODTÜ yolu planına itiraz ettiklerini, ancak itirazın reddedildiğini savunmuştu.
Çiğdem ve 100. Yıl mahalleleri sakinlerinin aylar süren mücadelesi ve ODTÜ’lülerin itirazlarına karşın, polis nezaretinde ODTÜ ormanında 3 binden fazla ağaç kesilerek inşa edilen yol projesinin ihalesine açılan davayı ısrarla reddeden yerel mahkemeyi, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu haksız buldu. Gökçek döneminde Ankara’da aldığı yapı işleriyle dikkati çeken şirketlerden Söğüt İnşaat’a ODTÜ yolu projesinin 627 milyon lira bedelle ihale edilmesini sağlayan büyükşehir yelediyesi işlemi nihayet esastan görüşülebilecek.
Karar aynı zamanda, idarenin ihale işlemlerine karşı yurttaşların açacağı iptal davaları için içtihat niteliğinde.
Mahkeme ‘İhaleye katılsaydınız!’ demişti
ODTÜ yolu projesinden etkilenecek Çiğdem ve 100. Yıl mahallelerinde yaşayan 35 yurttaş, 12 Eylül 2013’te büyükşehir belediyesinin yol projesini ihaleye çıkarma işlemine karşı dava açmış, Gökçek yönetiminin eylül-ekim ‘2013’teki şafak ve gece baskınlarıyla’ proje alanı içindeki binlerce ağacı kesmesinin ardından, 26 Kasım 2013 tarihinde Ankara 10. İdare Mahkemesi ilk kararını verebilmişti.
Kararında, davacılar arasında yol projesinin ihalesine katılan herhangi bir firma temsilcisi bulunmadığını vurgulayan mahkeme, ihaleye katılmayan, ihale evraklarını satın almayan veya teklif vermeyen kişi ve kurumların ihaleye çıkma işlemine karşı dava açamayacağını ileri sürmüş, bir bakıma “İhaleye katılsaydınız!” demeye getirerek davayı reddetmişti.
Mahkeme kararında, semt sakinlerinin idari yargıda kabul görmüş içtihatlar uyarınca, imar planı, kentsel dönüşüm ve parselasyon, yıkım gibi gibi imara ilişkin kararlara karşı yargıya gidebilecekleri ileri sürmüş, ihale işlemlerine karşı yurttaşların dava açması ‘kabul görmüş içtihatlar’ arasında sayılmamıştı. Ankara 10. İdare Mahkemesinin çok beklediği o içtihat nihayet oluştu.
Danıştay kararına da direnmişti
Ankara 10. İdare Mahkemesi’nin 26 Kasım 2013’teki ret kararını Danıştay 14. Dairesi, 17 Nisan 2014’te yerel mahkeme kararını bozmuş, yurttaşların ihalenin sebep olduğu yol projesinden doğrudan etkilendiği gerekçesiyle dava açma ehliyetlerinin bulunduğunu ifade ederek dosyayı yeniden yerel mahkemeye yollamıştı. Fakat Ankara 10. İdare Mahkemesi, 9 Ocak 2015’te bozma kararına uymamış ve ilk kararında ısrar etmişti.
Beş yıl sonra nihayet esastan görüşülecek!
Israr kararının temyize götürülmesiyle Danıştay İdari Dava Daireleri tarafından görüşülen dosya hakkında 27 Eylül 2017 tarihinde alınan karar, yerel mahkemelerin ihale işlemlerini yurttaş denetiminden kaçırma ısrarına önemli bir darbe vurdu.

Fotoğraf: Melih Gökçek / Twitter
İdari işlemlere karşı iptal davalarının açılmasını ‘yargısal denetimin etkin araçlarından biri’ olarak tanımlayan Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, kimlerin hangi idari işlemlere dava açabileceğinin, idari işlemin doğurduğu hak ihlalleri değerlendirilmeksizin mahkemelerce ‘ezbere’ belirlenemeyeceğini ifade ederek kararında şu ifadelere yer verdi: “İhale kapsamında yapılacak yol güzergahında bulunan semtlerde ikamet eden davacıların, dava açarken ileri sürdüğü iddiaları ile yasal düzenleme ve iptal davalarının niteliği dikkate alındığında, ihale edilen yolun davacıların yaşamlarını sürdürdüğü çevrede olumlu veya olumsuz etkiler doğurabileceği açık olduğundan, ihaleye çıkma ve ihale işlemine karşı açılan bu davada ehliyetli olduklarının kabulü gerektiğinden, davanın ehliyet yönünden reddine karar verilmesinde usule uygunluk bulunmamaktadır.”
Bozma kararı oy çokluğuyla alınırken, mahkemenin dört üyesi yerel mahkemenin ısrar kararının hukuka uygun olduğunu belirterek karşı oy kullandı.
Yurttaş davaları için içtihat niteliğinde

Fotoğraf: DHA
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun yerel mahkeme kararının bozulmasına hükmetmesiyle, ODTÜ yolu ihalesine yol açan büyükşehir belediyesi işlemi, Ankara 10. İdare Mahkemesi’nde ‘esastan’ görüşülecek.
Yargı süreci belki beş yıl önce inşaatı başlayan, binlerce ağaç kesildikten sonra yapımı biten ve kullanıma açılan bulvar projesini geri döndürmeyecek fakat idarelerin ihaleler yoluyla gerçekleştirdiği işlemlere karşı dava açacak yurttaşların eli bu kararla birlikte kuvvetlenmiş oldu.