ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Verşan Kök, üniversite arazisinde ağaç kıyımına neden olan yol yapımı için “Protokol imzalanırken bu kadar genişlik olacağını bilmiyordum” dedi.

Fotoğraf: Melih Gökçek / Twitter
Yol projesi için üniversite rektörlüğü, Ankara valiliği ve büyükşehir belediyesi arasında protokol imzalanmış, 9 Eylül’ü 10 Eylül’e bağlayan gece dozer ve iş makineleriyle ODTÜ arazisinde dokuz saatte büyük bir ‘ağaç kıyımı’ yapılmıştı.
Yol çalışması sonrası belediye doğa tahribatıyla suçlanmıştı.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, alanda 4 bine yakın aracın özel makinelerle taşındığını, ‘ömrünü tamamlamış, cılız ve az yapraklı olanlar’ın da kesildiğini söylemişti.

Fotoğraf: DHA
Cumhuriyet’ten Ozan Çepni’ye konuşan Kök, ilk günden itibaren sosyal medyada yanlış bilgilerle karşı karşıya kaldıklarını söyledi.
Rektör sürecin başından bu yana ODTÜ öğretim üyelerinin, idari personelinin ve öğrencilerinin her şeyden haberi olduğunu savundu: “İki alternatif sunduk. Vali, YÖK başkanı, belediye başkanı ve benim katıldığım çeşitli toplantılar gerçekleştirdik. Tünel yola belediyeyi ikna etmek çok zaman aldı. Bunun aç-kapa olarak yapıldığı, 30-35 milyon TL bir maliyeti olduğu, tünelle bu maliyetin 200 milyona çıkacağı belirtildi. Bunun Türkiye bütçesi için denizde bir damla olduğunu savundum. Bunun ODTÜ’nün olmazsa olmaz koşulu olduğu, görüşmenin devam etmesi için birinci derecede bir madde olduğunu söyledik. Büyükşehir belediye başkanı da bunu kabul etti.”
‘İlk defterdarla sürecin sonuna gelmiştik’
ODTÜ’den alınan alanın 36 hektar olduğunu ve üniversiteye verilecek 36 hektarlık arazi için altı farklı öneride bulunduklarını aktaran Kök, sürecin daha hızlı ilerlemesini beklediklerini, ancak Ankara defterdarının değiştiğini söyledi.
Kök şöyle devam etti: “İlk defterdarla sürecin sonuna gelmiştik. Şimdi yeniden başladık. Önümüzdeki iki hafta içerisinde valiye önerilerimizi sunacağız. 30 yılda 105 hektarlık arazi kaybeden üniversitemiz için bu bir ilk. Tüm yasal süreçleri kaybettiğimiz ve itirazlarımız reddedildiği için sonuçta bu yol zaten yapılacaktı. ‘Ben bu yolu yaptırmam’ dediğiniz zaman, onun karşılığını da yapmanız lazım. 1971’de yaşananları göz önüne alırsak, bizim üniversite olarak önceliğimiz hiçbir öğrencimizin bu takım süreçlerin içinde olmasını, zarar görmesini istemeyiz. Bu yeni bir kültür olarak, uzlaşma ve anlaşma kültürü de önemli. Biz ‘Hayır’ desek de kanuni olarak bu yol yapılacaktı. Biz burada işi protokole dökerek üniversite açısından bir kazanıma dönüşmesini istedik.”
‘İstenmeyen çatışmalar yaşanabilirdi’

Fotoğraflar: DHA
Sürecin protokole uyup uymadığını tespit etmek için ilk andan itibaren yol yapım çalışmalarını takip ettiklerini kaydeden rektör, “Yol bittiği zaman 40 metrelik bir genişliği olacak. 135 metreye çıktığı üç nokta var. Protokol imzalanırken bu kadar genişlik olacağını bilmiyordum” diye konuştu.
Ağaç kıyımının neden gece yapıldığına dair soruyu “Birinci neden şehir trafiği. 400 aracı, kamyonu, iş makinesini gündüz trafiğinde getirip çalıştırmanız imkansız. İkincisi ise gündüz yapılması, göze soka soka yaparak herkesi daha fazla rahatsız edebilirdi. Öğrenci ve öğretim üyelerimizin istenmeyen çatışmalarla incinmesine sebep olabilirdi” diye yanıtlayan Kök, iki yıl önce yapılan planlamada yolun tünel olarak yerin altından geçirilmesinin öngörüldüğünü aktardı.
‘Gökçek’in sadık kalacağına inanıyorum’
Kök şöyle devam etti: “Büyükşehir belediyesinin bu süreçte protokole sadık kalacağına inanıyorum. Sayın Gökçek’e de söyledim, bu süreçte ilgili söylemlerde konuşmalarımızda çok daha dikkatli olunması gerektiğini, tweet’lerini izliyorum. Kendisine de söyledim, ‘Sayın başkanım ilk 24 tweet’iniz çok anlamlıydı, 25’inciye gerek yoktu’ dedim. Onun dışında protokolün dışına çıkan bir şey yok.”
‘İmzacı akademisyen’ listesi vermedik’
YÖK’e ‘imzacı akademisyenler’ için isim verilmediğini ancak ‘FETÖ’ soruşturmasından bir liste gittiğini aktaran rektör sözlerini şöyle bitirdi: “FETÖ’de ‘ByLock’ta kırmızı listede bulunan 5 kişi, hepsi de ÖYP’li, 4 tane de idari personel. Biz diğer listeleri sadece izliyoruz. Kendimiz bir soruşturma yürüttük.”