Şurası kesin ki günün sonunda hepsinin ittifak veya işbirliğinden kaçma şansı yok…
Ancak bu ne Akşener’in Ankara için ortaya koyduğu “Biz adayı çıkaralım, CHP seçmeni de ardına takılsın” modelinde çalışır ne de MHP’nin getirdiği “Büyükşehir senin, ilçeler benim veya ilçeler senin büyükşehir benim…” modelinde hayat bulur.
Üzerine son dönem yaşanan ekonomik kriz de eklendiğinde, Ankara’dan Genel Merkez odaklı aday belirleme, partilerin sosyolojik tabanlarında aynı etkiyi göstermez.
Bunda en çok zorlanan da AK Parti ile MHP olur…
Çünkü yakın geçmişe kadar birbirlerine rakip olan iki parti 3 yıldır yakınlaşma içinde…
Bu yakınlaşma da öyle bütün içinde hareketi de kapsamıyor, kendi başına kazancını önceliyor.
Yani toplanan oyun getirdiği sayıdan MHP milletvekillerini alıp çıkarırken, AK Parti de aynı şekilde kendi vekillerini kazandı.