Sanki bu cumhuriyetin kurucusu, neredeyse yüz yıl önce; “Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır” dememiş gibi. Bunun için köklü devrimler yapmamış gibi.
O medeniyeti çiğneyerek ve devrimleri tek tek yeniden devirerek; Laikliği fare gibi ucundan kıyısından iştahla kemirerek; Gelen geçen sivil ve askeri iktidarların ülkeyi en baştan… Şeyhler, dervişler, müritler ve mensuplar ve cemaatler memleketi yapmalarını, biz bu yangınları seyreder gibi seyrettik.
Seyretmekteyiz.