Farklı ideolojilerde olmalarına rağmen bir hatta birden fazla düşmanın varlığından bir an bile kuşku duymayan homojen bir insan kalabalığından oluşan bir toplumun tarihini savaşlarla yazması kadar geleceğini de ancak savaşlarla inşa edebileceğini sanması doğaldır.
Düşmanı hem içinde hem dışında arayan ve aradığı yerde de eliyle koymuş gibi hemen bulan bunca insan, bir arada yaşamanın yolunu doğal olarak bulamaz.
Ve düşmansız bir hayat hayal edemez.
Nihayetinde de bu şuursuzluğundan beslenen korkunç iktidarların eline düşer.
O korkunç iktidar, kendisine güç veren yeni düşmanlar inşa ede ede hedefine doğru ilerler.