Alman Die Welt gazetesinin Türkiye muhabiri Deniz Yücel’in tutuklanması Almanya Başbakanı Angela Merkel tarafından ‘hayal kırıklığına uğratıcı’ ve ‘orantısız’ olarak değerlendirildi.
Yücel ‘örgüt propagandası yapmak’ ve ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’ suçlamarıyla tutuklanmıştı.
‘Hayal kırıklığı’
Yücel için adil ve yasal yargılanma talep eden Merkel şunları söyledi: “Alman hükümeti, Türk yargısının Yücel’in durumunu bütün demokratik toplumlarda var olan özgürlüğün büyük değerini dikkate alarak değerlendirmesini istiyor. Yücel’in yargılanmasının adil ve yasal bir biçimde gerçekleşmesi için ısrarlarımızı sürdüreceğiz ve yakın zamanda özgürlüğüne tekrar kavuşacağına dair umudumuzu korumaya devam edeceğiz.”
Ne olmuştu?
Yücel, Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın hacker grubu RedHack tarafından ‘sızdırılan’ mailleriyle ilgili yaptığı haberle ilgili ifade vermek üzere iki hafta önce emniyete gitmişti. Yücel’in evinin de arandığı bilgisi verilirken avukatı Veysel Ok, dosyada gizlilik kararı olduğu için müvekkilinin neyle suçlandığını bilmediklerini söylemişti.
Ok, Yücel hakkında ‘terör örgütü üyeliği’ suçlaması yöneltileceğini tahmin ettiklerini belirtmişti.
Yücel, 2015 yılının haziran ayında Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük’e sorduğu sorunun ardından gözaltına alınmış, 2016 yılında ise dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu, Almanya Başbakanı Angela Merkel’le düzenlediği basın toplantısında Yücel’in sorusundan ‘hazzetmezken’ söz konusu sorunun sorulabilmesini Türkiye’de basın özgürlüğüne yormuştu.
Adını ilk Sabah duyurmuştu
Sabah gazetesi, aralarında Diken’in eski editörü Tunca Öğreten’in de bulunduğu altı gazetecinin gözaltına alındığı 25 Aralık günü yaptığı haberinde, dokuz isme yönelik gözaltı ve yakalama kararı çıkarıldığını, beş kişinin gözaltına alındığını, üç şüphelinin de yurt dışında olduğunu yazmıştı.
Gözaltına listesindeki isimler Fatih Yağmur, Deniz Yücel, Hünkar Alican Duman, Ömer Çelik, Metin Yoksu, Tunca İlker Öğreten, Eray Sargın, Mahir Kanaat ve Derya Okatan olarak duyurulmuştu.
Haberde, gözaltına alınan gazetecilerin RedHack’in sosyal medyada propagandasını yapmak ve ‘algı yönetimi’nde bulunmak suretiyle ‘terör örgütü üyeliği’ ve ‘kişisel verilerin kaydedilmesi ve yayılması’yla suçlandığı belirtilmişti.
Üç gazeteci tutuklanmıştı
Emniyette 24 gün gözaltında tutulan gazeteciler, gözaltında bulundukları 24’üncü günde savcılık tarafından ifadeleri alınmak üzere adliyeye sevk edilmişti. Savcılık ifadelerinin ardından mahkemeye çıkartılan gazetecilerden Öğreten, kapatılan DİHA’nın Haber Müdürü Ömer Çelik ve BirGün gazetesi çalışanı Mahir Kanaat ‘örgüt üyeliği’ suçlamasıyla tutuklanmıştı.
Kapatılan DİHA’nın muhabiri Metin Yoksu, Yolculuk Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Eray Sargın ve ETHA Sorumlu Müdürü Derya Okatan ise serbest bırakılmıştı.
Yücel, Enerji Bakanı Berat Albayrak’ın hacker grubu RedHack tarafından ‘sızdırılan’ mailleriyle ilgili yaptığı haberle ilgili ifade vermek üzere iki hafta önce emniyete gitmişti. Yücel’in evinin de arandığı bilgisi verilirken avukatı Veysel Ok, dosyada gizlilik kararı olduğu için müvekkilinin neyle suçlandığını bilmediklerini söylemişti.
Ok, Yücel hakkında ‘terör örgütü üyeliği’ suçlaması yöneltileceğini tahmin ettiklerini belirtmişti.
Yücel, 2015 yılının haziran ayında Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük’e sorduğu sorunun ardından gözaltına alınmış, 2016 yılında ise dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu, Almanya Başbakanı Angela Merkel’le düzenlediği basın toplantısında Yücel’in sorusundan ‘hazzetmezken’ söz konusu sorunun sorulabilmesini Türkiye’de basın özgürlüğüne yormuştu.