Belli ki Suriye sorununun etkisi sadece Gaziantep ya da diğer sınır yerleşim birimlerine göç eden Suriyelilerin yarattığı ekonomik, soysal ve siyasal sorunlarla sınırlı kalmayacak.
Kontrollü ya da kontrolsüz göç hemen her yerde olduğu gibi güvenlik sorunları yaratacak, toplumsal kırılmaların keskinleşmesine neden olacak. Türkiye Suriye sorununun içine çekilmeye, El Kaide’ye karşı savaşmaya zorlanacak. Kürt sorununu çözmek her geçen gün daha da zorlaşacak.
Hepsinin ötesinde de Batılı müttefiklerimiz kendi güvenlik sorunlarının faturasını Türkiye’ye kesecek. İnternet ve HSYK düzenlemeleri, hapisteki gazeteci sayılarıyla cazibesini yitiren Türkiye çok daha kolaylıkla hedef tahtasına oturtulacak…
Bu şartlar altında Türkiye’nin Suriye sorununun kolay kolay sona ermeyeceğini hesaba katarak strateji geliştirmesi, Esad’la da konuşmayı denemesi, bölgesel dengeleri doğru okuması, İsrail ile bir an önce barışmak için elinden geleni yapması gerekiyor. Hepsinden önemlisi de kendi içindeki sorunlardan bir an önce kurtulması, demokratikleşmesi ve tekrar bölgesel cazibe merkezi haline gelmesi şart…