Bazı otoritelerin kaynağı diğerlerinin ölüm korkusundan gelir. O otorite zamanla vatanın ta kendisi olur. Kim ki o otoriteye baş kaldırır, vatana ihanetle suçlanır.
“Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet” şiarıyla kurulan bu ülkede, bireyler toplum ve ulus içerisinde büyük ölçüde eritilmiş. Birey ancak kendi varlığını ulusal varlık için feda ettiğinde değer görmüş. Nesiller ‘dört tarafı düşmanlarla çevrili ülke’nin yurttaşı oldukları sürekli işlenerek büyütülmüş.
Yetmez gibi, son yıllarda ‘şehit’ söylemi parlatıldıkça parlatılıyor. 2002’de çıkan yasayla 18 Mart Şehitler Günü ilan edildi. Çanakkale Şehitlikleri’ne ziyaretçi sayısı artırılıyor, Sarıkamış için dini törenler düzenleniyor, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından ‘Gençlik Şühedanın İzinde’ kampanyalarına imza atılıyor. Ülkenin Enerji Bakanı “Şehit olmak istiyorum” diyor.
Hepsi lafügüzaf. Bazen vatan sevgisi bir bulaşık makinesiyle bile ölçülebiliyor.
Siz siz olun, vatanı dilediğinizce sevin. İster çocukken çamurunda oynadığınız toprağı, ister bahçenizdeki ağacı, ister yıkandığınız o yemyeşil dereyi.
Siz siz olun vatan sevgisini ölümle ölçmeyin.