İktidarın Gezi Parkı protestolarını seçim öncesi kutuplaşması için kullanma kararlılığı sürüyor.
Polis eğer, toplantı ve gösteri yapma özgürlüklerini kullanan insanları şiddet kullanarak dağıtmak isterse, katılımcıların kafalarını kuzu kuzu copların önüne uzatmaları da gerekmiyor.
Bizde ise polis, yukarıdan aldığı emre istinaden göstericileri zorla dağıtmaya çalışıyor, itiş kakış oluyor!
Bizim yöneticilerimiz bu itiş kakışı “şiddet kullanılması” olarak kabul ediyorlar ve polisin müdahalesine direnenleri “terörist” ilan etme noktasına bile geliyorlar.
AİHM kararları açıkça gösteriyor ki, polisin haksız yere zor kullanarak bir gösteriyi dağıtmasına direnmek de suç değil!
Bu suçlamalarla açılacak davalarda verilecek cezaların hepsinin birer birer mahkemelerden, o olmadı Yargıtay’dan, o olmadı Anayasa Mahkemesi’nden, o da olmadı AİHM’den döneceği kesin.
Ama buna rağmen böyle davranıyorlar. Hukuk tanımıyorlar.
Böyle rejimlere ne isim veriyorduk?