Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye’nin BRICS üyelik başvurusu ile ilgili olarak Rusya’nın yaptığı açıklamayı doğruladı. Madem doğruydu, aziz Türk milleti bunu niye Rusya’nın açıklamasından öğrendi, diye sormuyoruz doğal olarak. Çünkü biliyoruz ki bir yanıt alamayız. Otokrasilerde hayat böyle ilerler zaten. Devleti yöneten elit kadro bildiğini okur, bununla ilgili olarak halkı bilgilendirmesi gerekmediğini düşünür. Onun için otokrasilerde, halk bilmesi gerekenlerin bir bölümünü dış kaynaklardan öğrenir.
Buradan anlıyoruz ki Erdoğan yönetimi, BRICS üyeliğini AB’ye alternatif olarak görüyor. “Madem siz bizi aranıza almadınız, o halde biz de BRICS’e gidiyoruz” gibisinden bir mesaj vermeye çalışıyor. AB üyelerinin bunun üzerine nasıl paniğe kapıldıklarını bilmiyoruz; kim bilir belki de o kadar üzülecekler ki koşarak Reis’in ayaklarına kapanacaklar! Dışişleri Bakanı Fidan, başvurunun nedeninin ekonomik arayışlar olduğunu özellikle vurguluyor: “Avrupa Birliği ile ilişkilerin duraksadığı bir yerde ekonomik alternatiflere bakmamız normal.” Bakan’ı kim bilgilendiriyor, bilemedim. Çünkü bu işlerle ilgilenen herkes bilir ki Türkiye’nin bir numaralı ticari ortağı AB.
Peki o halde BRICS’e girmek istememizdeki bu ısrar niye? Onu da şöyle açıklıyor: “İçine girip göreceğiz.” Hatırlarsınız, Fidan Bey, askeri helikopterlerle kendisine operasyon yapılacağı ihbarını alınca Akar Bey ile baş başa konuşmuş, sonra da Diyanet İşleri Başkanı ve Iraklı bir din adamıyla akşam yemeğine gitmişti. Tam çorbaları yudumluyorlardı ki Fetullahçı çete darbe kalkışmasına girişti. Ben de hep merak ediyordum, nasıl oldu da bu kadar “cool” davranabildi, bu ihbara rağmen çorbasını kaşıklamaya gitti diye. Demek ki o zaman da aynı şekilde düşünmüş: “İçine girip, görelim bakalım neler olacak!”