Askıda demek bayat mal demek…
Fakat iktidarın askıda meselesi hoşuna gitti. Her şeyi askıya almaya başladı.
Tabi işe hukukla başlandı…
Önce hukuk askıya alındı…
Sonra Anayasa ve Anayasa mahkemesi kararları askıya alındı.
Askıda Anayasa…
Askıda Anayasa Mahkemesi…
Yargıtay’ın ilgili dairesi Anayasa’yı da Anayasa Mahkemesi Kararlarını da tanımıyorum dedi… Bununla da yetinmedi… TBMM’ye yönelik Can Atalay’ın milletvekilliğini düşürün diye talimat sayılacak bildiri yayınladı…
TBMM Başkanı yurt dışına kaçtı, TBMM Başkanvekili gereğini yaptı…
Bir baktık ki; TBMM de askıda…
Ekmek gibi, simit gibi…
Sadece TBMM olsa iyi, milletvekilleri de askıda… Milletin vekillerinden söz ediyorum… Önceki gün Boğaziçi Üniversitesi’nin Anayasa’ya uygun olmayan yöntemle atanan rektörü milletvekillerini üniversiteye sokmadı… Özel güvenlikçileri kapıya dizdi ne İstanbul Vali’si bir şey yapabildi ne görevli polisler…
Milletvekilleri de askıya çıkmış oldu!..
Askıda milletvekili…
Türkiye bunu da gördü….
Sadece milletvekilleri askıda olsa iyi. Milli irade de askıya alındı…Seçilmiş belediye başkanları görevden alınarak yerlerine kayyım atandı…
Askıda milli irade…
En önemlisi yargının askıda olmasıydı… Güzel ülkemizin en büyük sorunu bu:
Askıda yargı…
Osman Kavala davasına bakın… Gezi davasına bakın… Sinan Ateş suikastının seyrine bakın… Daha fazla laf etmeyeyim…
Eğitim de askıda…
Öğretim de askıda…