ALTAN SANCAR
altansancar@diken.com.tr
@altansancarr
Ankara’da 18 Haziran 2023’te düzenlenecek genel seçimlerin öne çekileceğine dair beklentiler sürüyor. İktidar kanadında 16 Nisan ve 14 Mayıs 2023 tarihleri konuşulurken muhalefette Meclis’ten bu yönde bir karar çıkmasına destek vermeme fikri ağırlık kazanıyor.
Meclis’in karar alamaması halinde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Meclis’i feshetme ve seçime gitme yetkisi bulunuyor. Bu durumda da Erdoğan için adaylık tartışmasının açılması bekleniyor.

Uzun süre muhalefetten gelen erken seçim çağrılarına kapıları kapatan AKP’de seçimlerin öne alınmasına artık sıcak bakılıyor. AKP’liler bunu ‘erken seçim’ yerine ‘seçimlerin öne çekilmesi’ olarak adlandırıyor.
Parti içinde yeni seçim kanunun yürürlüğe gireceği tarihin sonrasına denk gelen 16 Nisan ve 14 Mayıs tarihleri konuşuluyor.
16 Nisan tarihi AKP içinde iki fikri ortaya çıkarıyor. Bu tarihe sıcak bakmayanlar, 16 Nisan’ın Ramazan içinde olmasının katılımı etkileyebileceğini düşünüyor. Öte yandan bir başka görüş “İnsanlarımız oyunu verir, sonra da Kadir Gecesi eda edilir” şeklinde. Zira 2023’te Kadir Gecesi 17 Nisan tarihine denk geliyor.
AKP’liler seçimlerin öne çekilmesinin tatil, Hac mevsimi, Kurban Bayramı öncesi hazırlıklar gerekçesiyle olacağını savunuyor. Özellikle okulların 16 Haziran’da kapanacak olması nedeniyle hazırlıkların iki günde yetişmeyeceği görüşü de öne çıkıyor.
Muhalefet iki sebepten ötürü istemiyor
Muhalefet kanadıysa AKP’nin ‘seçimlerin öne alınması’ fikrine mesafeli yaklaşıyor. 2021 ve 2022 başlarında erken seçim isteyen muhalefet, bu çağrılarına karşılık alamamıştı.
Bu dönemde dahi muhalefet içinden “Erdoğan’ın üçüncü adaylığının önünün açılmasına neden evet diyelim” sesleri yükselmişti. Çağrılarına karşılık alamayan muhalefet, erken seçim kararının Meclis’ten çıkmasına artık sıcak bakmıyor.
Özellikle CHP’li ve İYİ Partili siyasetçiler, Erdoğan’ın adaylık tartışmalarına işaret ederek, bunun önünün kesilmesine ortak olmayacaklarını vurguluyor. Muhalefetin tamamında öne çıkan fikirse iktidarın asgari ücret erimeden seçime gitmek isteyeceği.
‘Hesapları mayısa bile çıkmıyor’
Yeni yıldaki zamların haziranı görmeden eriyeceğini düşünen muhalefet temsilcileri, Meclis’ten alınacak bir karara ‘can simidi uzatma’ olarak bakıyor. CHP’li bir milletvekili, AKP’nin kararsızları etkileyecek bir ‘rahatlama dönemi’ yaratmak istediğini düşünüyor: “Asgari ücrete zam, esnafa kredi ve piyasada para bolluğu; marketlere baskıyla durumu birkaç ay kurtarıp ‘Bakın toparladık’ diyerek seçime gitmeyi düşünüyorlar. Yaptıkları hiçbir hesap hazirana çıkmıyordu, artık mayısa bile çıkmıyor. Bu yüzden seçimi daha erkene çekmek istiyorlar. Bütçenin yılın yarısını görmeyeceği ortada. Oy toplayıp kazanma hedefleri var, çünkü seçimden sonrası ekonomik tufan ve acı reçete olacak. Bu defa da biz ‘Seçimler Haziran 2023’te olacak’ diyoruz.”
Muhalefet, Meclis’e teklifin gelmesi ve “Hayır“’“ demeleri halinde iktidarın “Seçimden kaçtılar” söylemini kullanmasının da mümkün olmayacağını düşünüyor. Muhalefete göre, uzun süre erken seçime kapıyı kapatan iktidarın, halka “Erken seçim yapacaktık kaçtılar” demesi mümkün görünmüyor.
Başka bir formül
CHP ve İYİ Partililer, iktidarın seçimleri öne almak için elinde bir başka formül daha olduğunu da hatırlatıyor. Anayasa’ya göre, Erdoğan’ın Meclis’i feshetme ve seçime gitme yetkisi bulunuyor. Ancak bu durumda cumhurbaşkanlığı seçimleri de yenilendiği için, Erdoğan’ın görev süresini tamamladığı varsayılıyor.
Bu durumdaysa iki dönemdir cumhurbaşkanı olan Erdoğan’ın bir daha aday olup olmayacağı tartışması başlıyor. Muhalefet, Erdoğan’ın iki dönem cumhurbaşkanlığı yaptığını belirterek bir daha aday olamayacağını söylüyor. İktidar kanadı ise yeni anayasadaki ilk dönemi olduğu için Erdoğan’ın önünde böyle bir engel olmadığını savunuyor. Muhalefet, Erdoğan’ın bir daha aday olamayacağını düşünse de bunu ön plana çıkarmama fikrine yakın duruyor. Özellikle CHP’liler bu tarz bir tartışmanın Erdoğan açısından ‘aranan mağduriyeti’ sağlayacağını düşünüyor.
‘Erdoğan, Meclis’ten karar çıkmayacağını anladı’
İYİ Partililerse Erdoğan’ın Samsun’daki konuşmasında “Son defa yetki isteyeceğiz” sözleriyle Meclis’ten erken seçim kararı çıkmayacağını anladığını ve buna uygun mesaj vermeye başladığı düşüncesinde. Parti kurmayları, Erdoğan’ın bu sözlerini yalnızca ‘vefa siyaseti’ olarak yorumlamanın eksik olduğunu söylüyor. Erdoğan’ın Meclis’ten karar çıkmayacağı için seçimlerin öne alınması için kendisinin yetkisini kullanacağını ve “Ben aday olabilirim dayatmasını” şimdiden başlattığını belirtiyor.
‘Bu kolay bir karar olmayacak’
CHP ve İYİ Partililer Erdoğan’ın seçimleri yenilemesinin de önemli bir dezavantajı doğuracağına inanıyor. İYİ Partili bir vekil, şunları diyor: “Erdoğan’ın Meclis’i feshetme yetkisini kullanması halka bir durumu açık şekilde gösterecek. Halkın bir bölümü ‘O kadar çok yetkisi var ki istediği karar alınmayınca Meclis’i kapattı’ diyecek. Bir sonraki dönem de oy davranışı üzerinden bu da etkili olacak. Millet Meclis gidince Erdoğan’ın da görevinin sona erdiğine değil, yetkinin sınırsızlığına bakacak. Bu kolay bir karar olmayacak.”
CHP ve İYİ Partililer, AKP ve MHP’nin başörtüsü teklifini de bu yönlü kullanabileceğini düşünüyor. İki partiden milletvekilleri teklifin referanduma götürülebileceğini düşünüyor. Partiler bu nedenle Meclis’teki görüşmelerde nasıl bir tavır alınacağını ele alınacağı toplantılar düzenliyor.
Yürürlükteki sisteme göre erken seçime gitmek için cumhurbaşkanının kararı veya Meclis’in beşte üç çoğunluğu gerekiyor. TBMM’de erken seçim kararı almak için en az 360 milletvekilinin desteği gerekiyor.
AKP, MHP ve BBP’nin toplam 335 milletvekili bulunuyor ve seçimlerin erkene alınması için muhalefetten 25 oya ihtiyaç duyuluyor. Bu durumda Erdoğan’ın Meclis’i feshederek seçimleri yenileme yetkisi bulunuyor.