EMRE ZOR
Kişisel gelişim yazarı, Oprah Winfrey gibi ünlü isimlerin ‘ruhani‘ danışmanı… Sorunların üstesinden gelmek için ‘siyasetin değil sevginin dili’nden konuşmak gerektiğini düşünüyor.
Marianne Williamson, 2024 ABD başkanlık seçimlerinde Joe Biden’a karşı adaylığa soyunan ilk Demokrat Partili.
![](https://www.diken.com.tr/wp-content/uploads/2023/03/20230304.Marianne-Williamson-reuters.jpg)
Marianne Williamson adaylık yarışına ilk kez girmiyor; 2020’de Demokrat Parti’nin aday adayları arasındaydı. Yeterli oy toplayamayınca yarıştan çekilmiş, diğer adaylardan Bernie Sanders’ı desteklemişti.
Williamson 2020’deki kampanyasında, o dönemin başkanı Donald Trump’ın temsil ettiği zihniyetle ilgili “Trumpizm, Amerikalıların ruhuna işlemiş bir hastalığın belirtisi, bunu politikalarla tedavi edemeyiz” demişti. Ona göre ülke sorunları siyasetle değil ancak ‘sevgi’yle çözülebilirdi.
Sevgi diliyle devam
Aradan üç yıl geçti, 70 yaşındaki Williamson’ın ABD’ye ‘sevgi yayma arzusu’ devam ediyor. Siyasetçilerin sürekli kendini tekrar etmesinden şikayetçi. ABD’yi tedavi edecek yeni bir bakış getirmek için 2024 başkanlık seçimlerine aday olduğunu söylüyor.
Seçim vaatlerine bakarsanız, ‘sıradan bir solcu aday’ portresi göreceksiniz: Daha yüksek asgari ücret, evrensel sağlık hizmeti, ücretsiz yükseköğretim fırsatı. Ancak bu alışılmış vaatlerin ardında alışılmadık bir aday var.
‘Kariyerimi eşcinsel erkeklere borçluyum’
Williamson, 2014’te siyaset sahnesine çıkmadan önce de tanınan bir isimdi. 1980’lerde AIDS krizi patlak verdiğinde Los Angeles eyaletindeki konuşmalarıyla ün kapısını araladı. Nitekim bir söyleşisinde “Kariyerimi Los Angeles’taki eşcinsel erkeklere borçluyum” dedi.
Ruhani danışmanlığını yaptığı ünlü talk show yıldızı Oprah Winfrey’in programına düzenli olarak katıldı, AIDS hastalarına yardım sağlayan kuruluşlara öncülük etti. Yedisi New York Times çok satanlar listesine giren 13 kitap yazdı, 3 milyondan fazla satan kitapları neredeyse 20 dilde basıldı.
2020 başkanlık seçimlerine yetersiz oy oranı nedeniyle giremedi, fakat yalnızca söyledikleriyle değil görünümüyle de kampanyaların en çok konuşulan ismi oldu. Asla 67 yaşında (bugün 70) göstermiyordu. Demokrat aday, o yıl internette en çok aratılan isim oldu, kitap satışları zirve yaptı.
Demokrat adayların seçim münazarasında Williamson’ın tercih ettiği dil ve kıyafetler de farkını vurguluyordu.
![](https://www.diken.com.tr/wp-content/uploads/2023/03/20230304.ABD-baskanlik-debate.png)
Herkes siyah ve koyu mavi takım elbise giyerken, o su yeşiliyle dikkat çekiyordu. Diğer Demokrat adaylar ülkedeki ayrımcılıkla mücadele edeceğini söylerken o barış bakanlığı kurma fikriyle öne çıkıyordu. Bu bakanlığı beyaz üstünlükçü ideolojiyle ve kadın düşmanlığıyla mücadele için gerekli görüyordu.
Siyasi amaçlarına ‘sevgi’ yoluyla ulaşacağını ve sevginin nihayetinde galip geleceğini vurguluyordu. Toplumların ekonomiyle değil sevgiyle örgütlenmesi gerektiğini belirtiyor, ‘Sevginin Siyaseti’ kitabında “Siyasi görünümler, içsel gerçeklerimizin yansımasıdır” diye yazıyordu.
Sevginin diliyle yazılıp silinen tweet!
Öyle ki 2019’da Bahamalar, Dorian kasırgasıyla sarsıldığında “Zihin gücü Dorian kasırgasını karadan uzak tutabilir. Bunun için iki dakikalığına dua edelim ve meditasyon yapalım’’ diye tweet attı. Tepki üzerine paylaşımını sildi.
İlginç bir iş ilanı
Marianne Williamson’ın eleştirilmesinin bir nedeni de yoğun seçim kampanyasına bir de kitap sığdırmasıydı. ‘Sevginin Siyaseti’ isimli kitabı yayınlandığında, birçok kişi asıl niyetinin kendi pazarlamak olduğunu savundu.
Bu noktada, 2020 başkanlık seçimlerine adaylığını duyurmadan önce siyasi çevrelerde dolaşan bir iş ilanını hatırlamakta fayda var: ‘Yüksek profilli, siyasetçi olmayan bir kadın adaya başkanlık yarışı için sosyal medya direktörü’ aranıyordu. Görev tanımındaysa ‘yarı siyasi kampanya, yarı girişimcilik, yarı ruhani hareket’ yazıyordu. Evet, ilanı veren Marianne Williams’dı.
Medya ti’ye alıyor
Marianne Williamson 2020 seçimlerinde medyanın ti’ye aldığı bir aday olmaktan kurtulamadı. The Washington Post ‘Williamson şifacı başkanınız olmak istiyor’ diye başlık attı, The Guardian kampanyasını ‘tuhaf ’ diye yorumladı.
Bütün bunlar onu “Sevgi kazanacak” demekten vazgeçirmedi, ‘Amerikalıların ruhuna yerleştirilmiş nefretin bileğini bükeceğinden’ bahsetmeye devam etti.
Yine mi o!
2024 başkanlık seçimleri için adaylığını duyurduğundan beri sosyal medya Marianne Williamson’ı konuşuyor. Sosyal medyadan alaylı, ‘Yine mi o’ sesleri yükseliyor.
Williamson ön seçim hazırlıkları için kolları sıvadı. İlk durağı New Hampshire ve Güney Carolina eyaletleri olacak. Daha sonra Ohio eyaletinde çevre felaketine yol açan zehirli kimyasal yüklü trenin patladığı alanı ziyaret edecek.
‘Alışılmadık’ hatta ‘tuhaf’ bir aday olabilir. Başarısız olma ihtimali de yüksek ancak Marianne Williamson ısrarla söylüyor: “Laf olsun diye adaylığımı koymuyorum. ABD tarihinin sapkın bir bölümünü kapatarak yeni bir sayfa açmak için buradayım.’’