ABD Başkanı Joe Biden, Ohio eyaletinde raydan çıkarak çevre felaketine yol açan zehirli kimyasal yüklü trenin patlamasının ardından federal kurumlara kapı kapı dolaşarak bölge halkının durumunu kontrol etme emri verdi.
Eyaletteki East Palestine kasabasına yakın bir demiryolunda zehirli kimyasal taşıyan 150 vagonlu trenin 50 vagonu, 3 Şubat’ta raydan çıkıp patlayarak çevre felaketine yol açtı. Patlamadan sonra zehirli kimyasallar suya, toprağa ve havaya karıştı. Bölge halkı tahliye edildi.
4 bin 700 nüfuslu kasabada halk sağlığına ilişkin endişeler sürerken Biden, federal kurumlardan kasaba halkını kapı kapı ziyaret etmesini istedi.
Yetkililer, kasabadakilerin durumunu öğrenecek ve ihtiyaçların karşılanması için devlet ve sivil toplum kuruluşlarından kaynak yönlendirecek. En az 400 ev ziyaret edilecek.
Biden’ın bu kararı, Cumhuriyetçilerin Temsilciler Meclisi’nde tren kazasına ilişkin inceleme başlatmasından sonra geldi.
Cumhuriyetçi Senatör J.D. Vance, kazadan iki hafta sonra bölgedeki bir dere yatağından paylaştığı videoyla kimyasal sızıntının boyutlarını göstermişti. Vance’in dereye daldırdığı çubuk, suyun yüzeyini bir anda renkli hale çevirmişti.
Daha sonra kazaya karışan demiryolu şirketi Norfolk Southern, bölgeyi kimyasal zehirden arındırdığını ve bölge halkına maddi yardım yaptığını duyurmuştu.
Söz konusu şirket, bölgede temizliğin ve sebep olduğu zararın tazminini üstlenecek.
Ancak bölge halkının sağlık endişesi devam ediyor.
Siyasi tartışmalara neden oldu
Çevre ve halk sağlığına ilişkin endişelerin yanında kazanın kaynağına ve sorumlularına dair siyasi tartışmalar da büyüyor.
Cumhuriyetçiler, Ulaştırma Bakanı Pete Buttıgeıg’i yanan enkaza geç müdahale etmekle suçlayarak inceleme başlattı. Cumhuriyetçi temsilci James Comer, bakanlığın tren kazasına karşı ilgisiz tutumunu eleştirdi: ‘‘Bakanlık ABD’de güvenli ulaşımı sağlama sorumluluğuna rağmen ilk bir hafta felaketi görmezden geldi. Amerikalılar bu felaketin nedenlerini öğrenmeli!’’
Beyaz Saray sözcülerinden Andrew Bates ise kazadan eski ABD başkanı Trump’ı ve Kongre’deki Cumhuriyetçileri sorumlu tuttu.
Bates, Cumhuriyetçileri demiryolu şirketleriyle lobicilik yaparak demiryolu güvenlik önlemlerini yürürlükten kaldırmakla ve Çevre Koruma Ajansı’nın (EPA) yetkilerini sınırlamakla suçladı. Cumhuriyetçilerin, kasabaya özür borçlu olduğunu söyledi.