CANAN COŞKUN
canancoskun2@gmail.com
@canancoskun
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki kayyım rektörü protesto eylemleri kapsamında açılan bir meydan sergisinde, ‘Şahmeran figürlü LGBTİ+ bayraklı Kâbe görseli’ sergilenmesinden ötürü yedi öğrencinin yargılandığı davanın üçüncü duruşması bugün yapıldı. Avukatlar, özel güvenlik görevlilerinini dava konusu görseli astığına ilişkin görüntüyü mahkemeye sundu. Mahkeme, görüntüdeki görevlinin kimliğinin tespitine iliştin talebi reddetti.
İstanbul 21’inci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Doğu Demirtaş ve avukatlar katıldı. Duruşmanın başında avukatlar, dava konusu görselin özel güvenlik görevlileri tarafından asıldığını gösteren bir kamera kaydını mahkemeye sundu. Hakim de görüntüyü salonda izledi. Bundan sonra tanıkların dinlenmesine geçildi.
‘Görseli güvenlik görevlisi asıyordu’
Boğaziçi Üniversitesi’nden iki öğrenci tanık olarak dinlendi. Tanıklardan biri ifadesinde olay günü olan 29 Ocak’ta okulda çeşitli resimlerin asıldığını anlatarak, “Bahse konu resmi asılırken gördüm. Özel güvenlik görevlisi elinde bant ve makasla görseli asmaya çalışıyordu. Sonra okulu terkettim” dedi. Tanıklardan diğeri de dava konusu eserin güvenlik görevlileri tarafından asıldığını duyduğunu anlattı.
Tanıkların anlatımından sonra sanık Doğu Demirtaş konuştu. Demirtaş, avukatın mahkemeye sunduğu görüntüdeki güvenlik görevlisini görseli asarken gördüğünü söyledi. Avukatların da konuşmasından sonra duruşma savcısı söz aldı. Savcı, eksik hususların giderilmesini isteyerek dosyanın mütalaa için savcılığa gönderilmesini istedi.
Mahkeme, emniyetin dava konusu görselin asılması nedeniyle açık kaynak araştırması yapmasını isteyerek olumlu-olumsuz tepkileri içeren bir rapor hazırlamasını istedi. Güvenlik görevlileri hakkında suç duyurusundu bulunulması talebini de reddeden mahkeme, bir sonraki duruşmanın 9 Şubat 2022 saat 13:30’da yapılmasına hükmetti.
Ne olmuştu?
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Prof. Dr. Melih Bulu’yu Boğaziçi Üniversitesi’ne rektör olarak atamasından sonra öğrenciler protesto eylemleri başlatmıştı. Eylemler kapsamında Güney Meydan’da bir sergi açılmıştı. Sergide üstüne Şahmeran tasviri, etrafına ise LGBTİ+ bayrakları eklenmiş bir Kâbe görseline de yer verilmişti.
Görsel, Boğaziçi Üniversitesi İslam Araştırmaları Kulübü’nün 29 Ocak’ta paylaştığı tweet zinciri üzerine sosyal medyada konuşulmaya başladı. Aynı gün Yeni Şafak gazetesinin Twitter hesabından öğrencileri söz konusu resim üzerinden hedef gösteren ifadelerle bir paylaşım yayınlandı. Mesaj şöyleydi: “Boğaziçi Üniversitesi’nde düzenlenen protestolar büyük bir provokasyona sahne oldu. Daha önce DHKP-C marşı eşliğinde halay çeken grupların sahneye çıktığı üniversitede bu kez Kâbe fotoğrafı yere serilip üzerine LGBT paçavrası yerleştirildi.”
İki öğrenci tutuklanmıştı
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da Twitter paylaşımlarıyla öğrencilere yüklendi.
Yine aynı gün İstanbul başsavcılığı ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama’ suçlamasıyla re’sen soruşturma başlatıldığını duyurdu. İlerleyen saatlerde de İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Boğaziçi Üniversitesi’nde Kabe-i Muazzama’ya yapılan saygısızlığı gerçekleştiren dört LGBT sapkını gözaltına alındı!” mesajını paylaştı.
Kayıp görsel dava dosyasında
Bir gün sonra da Doğu Demirtaş ve Selahattin Can Uğuzeş, tutuklanmış, iki öğrenciye de ev hapsi verilmişti. Demirtaş ve Uğuzeş, 17 Mart’ta yapılan ilk duruşmada tahliye edilmişti. İlk duruşmaya kadar dava konusu görselin nerede olduğu bilinmiyordu. Hakim, o duruşmada görseli öğrencilere göstermiş ve görselin dava dosyasında olduğunu söylemişti.