İzmir’de 2013 yılında karma yurtların ayrımlasını ‘milli içkimiz‘ ayran göndermeli pankartla protesto eden öğrenciler hakkında açılan davada karar çıktı: Beş ay boyunca içki satışı ve servisi yapılan mekana giriş yasağı.

İzmir’de Genç-Sen üyesi altı öğrenci 8 Kasım 2013’te KYK Bölge Müdürlüğü binasına girerek “Kızlı-Erkekli Yaşıyoruz! Ayran içmiyoruz, Ayrı Düşmüyoruz” pankartı asmasının ardından gözaltına alınmış ve aynı gün içinde serbet bırakılmıştı.
O dönem başbakan olan Tayyip Erdoğan’ın “Biz sorumluluk makamında muhafazakar demokrat bir parti olarak herkesin çocuğu bize emanettir. Biz kızların erkeklerin devletin yurtlarında karışık kalmasına müsaade etmedik etmiyoruz” demişti.
Kız ve erkeklerin aynı evlerde kaldığı ihbarlarını bir kenara atamayacaklarını belirten Erdoğan sözlerini şöyle sürdrümüştü: “Valiliklerimizle, emniyet teşkilatımızla bu tür ihbarları değerlendirip üzerine gidiyoruz. Buralarda nelerin olduğu belli değil. Karmakarışık. Her tür şeyler olabiliyor. Ondan sonra anneler babalar feryat ediyor, ‘Devlet nerede’ diye. Devletin burada olduğunu anlatmak için bu adımlar atılmaktadır. Bir muhafazakar demokrat iktidar olarak, bizler müdahil olmak durumundayız. Bu yaşam tarzına müdahale değildir. Kimse bunu bu şekilde yorumlamasın.”
Açıklamayı protesto eden Genç-Sen’li altı öğrenci gözaltına alınmış ve haklarında “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’na muhalefet etme ve kamu malına zarar verme” suçlamasıyla İzmir 6’ncı Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı.
Duvar’ın haberine göre yerel mahkemede 10 ay ertelemeli hapis cezası alan öğrenciler, kararı istinafa taşıdı. İzmir Bölge İstinaf Mahkemesi 8. Ceza Dairesi’nde 6 Ocak’ta görülen duruşmada hapis cezası bozuldu ancak öğrencilere ‘beş ay boyunca içki satışı yapan ve servis edilen yerlere girme yasağı’ getirildi.

Öğrencilerin avukatı Arzu Hazer, alkollü mekanlara giriş yasağının güvenlik tedbiri olarak uygulanmasının dava ile ilgili olamayacağını belirterek kararın politik olduğunu söyledi.