CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, son günlerde üst üste rekor kıran dolar kuruna değinerek, kendisinin döviz hesabı olmadığını, ‘kendi ülkesinin parasına güvenen biri’ olduğunu söyledi.
Kılıçdaroğlu, başkanlık sistemi adına yaratılan ‘fiili durum’unsa Türkiye’yi Kuzey Kore gibi dünyaya kapalı bir ülke modeline götürdüğünü savundu.

Kılıçdaroğlu’na, Yeniçağ ziyaretinde, Hürriyet’in eski genel yayın yönetmeni, İstanbul milletvekili Enes Berberoğlu (Kılıçdaroğlu’nun sağında) da eşlik etti vardı. (Fotoğraf: DHA)
Kimliği belirsiz bir grubun saldırısına uğrayan Yeniçağ gazetesini ziyaret eden CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, gazete yöneticileriyle görüşmesinin ardından gündeme dair açıklamalarda bulundu.
“Yeniçağ Gazetesi bir düşünce, bir emek ürünü, demokratik parlamenter sistemi savunan bir gazete” diyerek söze başlayan CHP lideri, gazetecilerin hapiste olmasını ‘kara bir leke’ olarak nitelendirdi, saldırıya dair hükümetten herhangi bir mesaj gelmemesini eleştirdi.
‘Fiili durum’a Kuzey Kore benzetmesi
AKP ile MHP’nin ortaklığında gündeme getirilen yeni anayasa ve başkanlık sistemi tartışmalarına değinen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin ‘dikta yönetimine evrilmesi’ni doğru bulmadığını ifade etti.
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın sıkça andığı ‘fiili durum’a dair de şu eleştirileri getirdi: “Bu fiili durumun Türkiye’yi nereye getirdiğini gördük. Bu fiili durum içinde ekonomi, basın özgürlüğü bir taraflara gidiyor… Bu fiili yapı içinde gazeteciler hapiste, bu fiil durum içinde parlamento demokratik anlamda görevini yapamıyor. Bu fiili durum içinde Türkiye bir kişinin iki dudağına teslim edilmiş durumda. Tam tersine bu fiili durumdan kurtulmamız, Türkiye’yi demokratik parlamenter sistem içinde özgürlükçü bir yapıya kavuşturmamız gerekiyor. Fili durum Türkiye’yi Kuzey Kore modeline götürüyor. Yani dünyaya kapalı bir Türkiye.”
‘Hiç döviz hesabım olmadı’
Kılıçdaroğlu, Yeniçağ ziyaretini sonlandırmasının ardından çevredeki esnafla çay içti.
Yanındaki bir esnafa “Kaç doların var” diye soran Kılıçdaroğlu, “En son bir arkadaş ile bir düğün arabasının önünü kesmiştik. 1 dolar almıştık o hala duruyor” cevabını aldı.
Bunun üzerine şunları söyledi: “O çok tehlikeli bir şey. Görüyorsunuz vatandaşın doları yok. Ama onların var. Ayakkabı kutularında var. Çocuklarının yatak odalarındaki kasalarda var. Hiç birisinde Türk lirası yok. Dönüp millete dolar bozdurun diyorlar. Olmayan para nerede bozdurulacak.”
Kılıçdaroğlu, sadece çocukları yurt dışına çıkacağı zaman onlara vermek için parasını dolara çevirdiğini belirterek, “Hiç bir zaman döviz hesabım da olmadı. Ben kendi ülkemin parasına güvenen biriyim” dedi.
‘Çocuklarının ne kadar doları var bilmiyoruz’
Kılıçdaroğlu, yurttaşlara “Dolar bozdurun” çağrısı yapan Erdoğan’a, “Kendisine yakın iş adamlarına çağrıda bulunması lazım. Kendisine yakın iş adamlarının dünya kadar dolarları var. Yurt dışında paraları var. Onları getirmesi lazım. Köprü, otoyol geçişlerini en son yaptıkları metro ihalesini Türk Lirası’na dönüştürmeleri lazım” tavsiyesinde bulundu.
Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın 200 bin dolarını kendilerinin yaptığı çağrının ardından bozdurduğunu savunarak, “Ne kadar başka doları var onları da bilmiyoruz. Çocuklarının ne kadar doları var bilmiyoruz. Çünkü Bilal Erdoğan’ın 30 milyon Avro’yu nasıl erittiğini öğrendik bir şekilde” dedi.