CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu kurultayda ‘değişimcileri’ hedef aldı. Seçime ‘sırtındaki hançerlerle’ girdiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Değişim söylemini dillendirenler uzun zamandır değişmeyenlerdir. Ama seçimden sonra ilk işim onları değiştirmek oldu” dedi.
CHP’nin genel başkan seçimli 38’inci Olağan Kurultayı, bugün Ankara Spor Salonu’nda düzenleniyor. Kurultayda 81 ilden 1366 delege oy kullanacak.
Kılıçdaroğlu isim vermeden altılı masadaki ortaklarından İyi Parti’yi eleştirdi: “İş cumhurbaşkanlığı adaylığının seçilmesine gelince masadan kalkmalar ve masaya geri dönmeler geldi. Sırtımdaki hançerlerle seçime girmek zorunda kaldım. Usta Nazım’ın dediği gibi ateşi ve ihaneti gördük ama yılmadık, yıkılmadık.”
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
“Seçim bitti. Kazanamadık. Daha nefes almadan değişim söylemleri başladı. Değişim söylemini dillendirenler, uzun süredir değişmeyenlerdi. Ama seçimden sonra ilk işim, onları değiştirmek oldu. Değişim… Herkesin, aklı olan herkesin bilmesi gereken bir gerçek var. Değişmeyen tek şey, değişimin değil. Değişim hayatın kendisidir. Hayatın kendisidir değişim. Değişim, değişmez demek değildir. Şimdi burada da ayrıntıya gireceğim. İlk değişimi ne zaman söyledim? 2019… En büyük değişimi yaşayan parti, CHP’dir. 2019, 2020, 2021, 2022, 2023… En büyük değişimi yaşayan parti, CHP’dir. Örnek, ne diyorlardı? Her salı konuşması çıkarlardı değil mi beyler? Bu CHP var ya bu CHP. Evet ne olmuş? Sivas’ın ötesine gidemiyor diyordu. Sivas’ın ötesine gidemiyorduk. Rozet takamıyorduk. Diyarbakır’a, Hakkari’ye, Mardin’e giremiyorduk. Bugün oradan milletvekili çıkardık. Hangi değişimden bahsediyorsunuz? Girilemeyen evlere girdik. Girilemeyen mahallelere girdik. Girilemeyen illere ve ilçelere girdik.
CHP, Türkiye coğrafyasının her yerinde konuştu, her yerinde tartıştı. Değişimin içinde olanlar değişimi fark edemezler. Onun için bu ayrıntıya girdim. Asla yan yana gelemezler dedikleri insanlarla yan yana geldik. Asla kucaklaşamaz dedikleri insanlarla kucaklaştık. Çünkü, dilimizi değiştirmek zorundaydık. Milan Kundera’nın çok güzel bir sözü vardır, ‘Vurduğun yer, insanın kimliği haline gelir.’ İnsanların değerlerine, inançlarına, düşüncelerine ön yargıyla vurgu yapılır ve alay edilirse o özellik bir süre sonra o insanın kimliğine dönüşür. Asıl tehlike budur. Biz, bu tehlikenin farkında olarak hiç kimsenin kimliğine inancına ve yaşam tarzına müdahale etmedik. Söz söylemedik. Söylemeyi de aklımızdan dahi geçirmedik.
Bir şey daha… Biz sadece muhalefet eden parti görünümündeydik. Her şeye itiraz eden parti olarak bizi dillendiriliyorduk. Ama öyle bir değişiklik yaptık ki Türkiye’nin en temel sorunların çözüm üreten bir parti olduk. Bizim seçim bildirgemizi AKP ve MHP kopyalamak zorunda kaldı. Biz, hangi sorun varsa Türkiye coğrafyasında o sorunlar akılcı çözüm üreten tek partiyiz.”