İsveç’te dün bir Kuran yakma eylemi daha gerçekleşti. Eyleme engel olmak isteyen protestocularla müdahale eden polisler arasında çatışma çıktı. Gece boyunca süren protestolar bugün de devam ediyor.
İsveç’in en büyük üçüncü kenti Malmö’de bir Kuran yakma eyleminde çatışmalar çıktı. Daha önce de Kuran yakma eylemleriyle gündeme gelen Iraklı mülteci Salvan Momika’nın, Malmö’de göçmenlerin yoğun yaşadığı bir semtte düzenlediği eylem tepkilere neden oldu.
DW Türkçe’nin haberine göre protestocular, Momika’nın Kuran yakmasını engellemeye çalıştı ve müdahale edilen polise saldırdı. Malmö Emniyet Teşkilatı’nın açıklamasında pazar günü başlayan ve gece de süren protestolarda polislere taş atıldığı, onlarca aracın ve yer altındaki bir garajın ateşe verildiği belirtilirken, polis olaylarla ilgili üç kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
Olaylar bu sabah da devam etti. Çoğu gençlerden oluşan öfkeli kalabalığın Kuran yakılmasını protesto eden pankartlar taşıdığı, bazılarının otomobil lastiklerini ateşe verdiği, sokaklardaki bisiklet ve elektrikli küçük motosikletleri yere fırlattığı belirtildi.
Polis sözcüsü, açığa çıkan duyguları anladıklarını ancak pazar günü tanık olunan şiddet ve karışıklığa tolerans gösteremeyeceklerini kaydetti.
Başbakandan açıklama
İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, düzenlediği basın toplantısında, Malmö’deki olayların korkunç olduğunu söyledi: “Bunlar İsveç’teki şiddet dalgalarının bir parçası ve korkunç olaylar. Hükümet bu olaylarla sonuna kadar mücadele edecek.”
Polis yasağı mahkemeden dönmüştü
Iraklı bir mülteci olan Momika’nın son aylarda gerçekleştirdiği İslam karşıtı benzer eylemlere İsveç polisinin izin vermesi Müslüman ülkelerde de yoğun tepkilere yol açmıştı. Ancak polisin daha sonra kamu güvenliğiyle ilgili endişeleri gerekçe göstererek bir Kuran yakma eylemini yasaklaması mahkemeden dönmüş, mahkeme yasağın ifade özgürlüğüyle bağdaşmadığına hükmetmişti.
İsveç’te dine küfrü yasaklayan yasalar 1970’li yıllarda yürürlükten kaldırılmıştı. Ancak son aylarda yaşanan gelişmeler sonrasında İsveç hükümeti, eylemlerin ulusal güvenlik endişeleri gerekçesiyle yasaklanabilmesi için hukuki yolların araştırıldığını bildirmişti.