Okura not:
Günün 11’i, Türkiye medyasındaki görüş ve yorum çeşitliliğini yansıtmak amacıyla hazırlanmaktadır. Aşağıda özetini bulacağınız yazıya yer vermemiz, içeriğini onayladığımız ve/veya desteklediğimiz anlamına gelmez.
Öcalan Meclis’te konuşamaz, buna Bahçeli’nin de onun arkasındakilerin de gücü yetmez. Zira Öcalan’ın Meclis’te konuşması PKK’nın değil Meclis’in kendini feshetmesi demek.
Öcalan’ın konuştuğu bir Meclis milleti temsil yetkisini kaybeder.
Bahçeli bebek katilini Meclis’e davet ederken iktidarın DEM Partili dört belediyeye kayyum ataması bir çelişki gibi gözükebilir. Olay sadece iyi polis kötü polis şeklindeki rol dağılımı ile ilgili değil. Kayyum atamalarıyla DEM Parti’yi sıkıştırarak pazarlığa zorlamaya çalışıyorlar. Dış amaç terör sorununu çözmek gibi görünse de gerçek amaç Erdoğan’ı ölünceye kadar Cumhurbaşkanı yapmak. Bahçeli işini gücünü bırakmış bütün mesaisini buna harcıyor.
Hırsın sınırı yoktur. İslam, ahlaki değerleri aşan ihtiras biçimini reddeder. Ne yazık ki yeniden CB olma hırsı hiç bir kural tanımıyor. Terörü ihtirasları tatmin aracı yapmak onu büyütmekten başka işe yaramaz. Sn. Erdoğan bu ülkede bir faninin olabileceği her şey oldu ama bir türlü tatmin olmadı. Son olaylar, en büyük sorunlarımızdan birinin bu olduğunu gösteriyor. Gerçek bir dindar, durması gereken yerde durmasını bilmelidir. Ama siyasette dindarlık yok, din istismarı var onun için kimse yakaladığı koltuğu bırakmıyor yapışıp kalıyor. Bu doyumsuz hırs siyasette hâkim oldukça iki yakamız bir araya gelmez, nitekim gelmiyor da.