Yapay zekâya (YZ) epey ilgi var. Ya bilgi? Nerede bir YZ haberi görsem yanına mutlaka seksi genç kadın robotlar koyuyorlar. Robot olduğunu iyice anlayalım diye de ya spastik hareketler yaptırıyor yahut da kafatasının bir çeyreğini şeffaf yapıp içindeki telleri gösteriyorlar. Aynı görüntülere başvuran YZ reklamları da var. Bugün internette Çin’in bir YZ pazarlamasını gördüm. Yarım düzine robot hanımefendi, tutuk, anlamsız hareketler yapıyordu…
…Gelelim bugüne. O kadar Python lafı edildi ki bir bakayım neyin nesiymiş bu yılan diye hafiften oynamaya başladım ve yazdığım program parçaları birazcık karmaşıklaşınca böcekler (bug) sökün etti. Beklenir. Programcılık böcek temizleye temizleye öğrenilir. Ben gittim, problemli programı Microsoft’un Edge tarayıcısına yerleştirdiği Co-pilot (yardımcı pilot) uygulamasına yapıştırdım. “Bunun nesi yanlış?” diye de sordum. Böceği bulmakla kalmadı, “Şöyle yazarsan daha iyi olur bak!” deyip yeniden yazdığı program parçasını da verdi. Bunu ancak o dile yıllarını vermiş ve sürekli o dilde çalışan insan bir program ustası yapabilirdi!
İşte beni YZ yanlısı yapan böyle şeyler. Üstelik nasıl daha iyi olacağını da görebiliyorum. Sınırlarına dayanmadığı, daha tırmanacağı çok basamak olduğunu da… Eğitileceği daha çok bilgi, eğitimi daha çabuk yapacak bilgisayar gücü, uzman zekâlar geliştirilip bunların ana sisteme eklenmesi, bulutla kullanıcılar arasında daha geniş kanallar, son kullanıcıya verilebilecek portatif zekâlar. Bunlar uzak gelecekte beklenen teknolojilere bağlı hayaller değil. Çoğu şu anda elimizdeki teknolojilerle atılabilecek adımlar. Bunlara bir de şu anda elimizde ama henüz yaygın kullanılır hâle gelmeyen kuantum bilgisayarlarını da eklerseniz geleceğin şekli belirmeye başlıyor.