Uzun yıllar sonra yolumuz Trabzon’a düştü. AKP, bu güzelim ili de kendine benzetmiş.
Kentin yeşil tepeleri, göz alıcı doğası yok edilmiş. Dağ, taş beton, beton, beton… Sevgiyle meyve vermeye alışık karayemiş ağaçları dar sokak aralarında sığıntı gibi kalmış. Fındıklıklar sökülmüş. Küçücük bir toprak parçasından başını uzatabilme becerisiyle donanmış eğrelti otları bile yaşama küsmüşler.
Güzelim Boztepe’ye de kıymışlar. Bağrına koca bir otel dikmişler. Kentte başka yer yokmuş gibi tepenin denize bakan yönüne Osmanlı Camisi’ni, yanına da Kuran kursunu oturtmuşlar.
Atatürk Köşkü desen, badanaları dökülmüş, eşyaları toz içinde, onarımsız ve bakımsız…
Sanırsınız bir barbar kavim tarafından işgal edildik.