Şunu unutmayalım, yerleştirme konusunda son derece plansız davranılmıştır. Bugün adada çok faydalı olan, yerli nüfusla bütünleşen ve başarılı olanlar Bulgaristan Türklerinden göçenlerdir. Tuna boyu Türklerinin hem tarımda ve zanaatlardaki çalışkanlığı hem de hayat görüşlerinde ve davranışlarındaki ada halkına benzerlik onların orada sevilmesine ve tutulmasına neden olmuştur. 1974’ten hemen sonra yapılan yerleştirmeler ise hatalıdır.
Annan Planı’nın bile referanduma sunulmasında bu kitlenin bir kısmı bu nedenle aleyhte davranmıştır. Bir illüzyon peşindedirler; Kıbrıs ile birlikte Avrupa Birliği’ne dahil olacaklarına inanıyorlar. Bu tamamıyla bir fantezi! Adanın Rum kesimi, Türkleri bir şekilde adadan ihraç etme planlarının peşindedir. Ve şayet Avrupa Birliği’nin içinde kalırlarsa ve Kıbrıs da Türkler tarafından şimdiki statüden geriye dönülürse bu plan gerçekleştirilebilecektir.
Onun için yapılacak iş; Kıbrıs Adası’ndaki yerleşmecilerin bir ölçüde tekrar gözden geçirilmesi ve durumda rehabilitasyona gidilmesidir. 450. fetih yıldönümünde Türkiye merkezinin birtakım gösterişçi yatırımlardan çok bu gibi mekanizmaların ayarlanmasına önem vermekte büyük fayda vardır ve kaçınılmazdır.