Aralarında ABD ile Almanya’nın da olduğu 10 Batı ülkesinin büyükelçisini “istenmeyen adam” ilan etme girişiminin sebebi gerçekten de söz konusu diplomatların Kavala davası konusunda yaptıkları çağrı mıydı? “Bağımsız” yargımızın işleyişine müdahale etmeye kalkıştıkları için miydi bunca öfke?
Önceki tecrübelere bakıldığında bunu söyleyebilmek çok zor. Rahip Brunson için ABD Başkanı telefon açtığında, gazeteci Deniz Yücel için Almanya Şansölyesi devreye girdiğinde “Ne diyorsunuz siz, Türk yargısı bağımsızdır” denilmemiş olduğuna göre bu konuya şimdi gösterilen “hassasiyet”in başka dayanakları olduğu düşünülmek durumunda.
Keza kısa süre önce İYİ Parti lideri Meral Akşener’i ve Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı açıkça tehdit eden Çin Büyükelçisi de “istenmeyen adam” ilan edilmedi.