Hükümet, Türkiye’deki bankacılık sisteminin takipteki kredi oranlarından ciddi etkilenebileceğini bildiren kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’in uyarısını ‘yok hükmünde’ ilan etti.

Fotoğraf: DHA
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, Türkiye’deki bankaların giderek artan takipteki kredi oranlarına yönelik dün bir rapor yayınlamış ve “Türk bankalarının kârlılığı üzerinde ciddi etki yaratabilir” uyarısında bulunmuştu
‘Bankacılık sektörünün varlık kalitesinin bozulma ihtimali sıfır’
Büyükelçiler konferansında konuşan Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Moody’s raporunun hiçbir geçerliliğinin olmadığını savundu.
Bankacılık sisteminin varlık yapısında bozulmaya müsaade etmeyeceklerini savunan başbakan yardımcısı, “Moody’s’in bankacılık sektörüyle ilgili dün yaptığı değerlendirmenin hiçbir geçerliliği yok, bankacılık sektörünün varlık kalitesinin bozulma ihtimali sıfır” dedi.
‘Saldırıdır, başarılı olamayacaklar’
Bankacılık sisteminin aktif yapısının sağlam olduğunu da açıklayan Canikli, “Moody’s’in varsayımında kurdaki gelişmeler nedeniyle önce reel sektörün, ardından bankacılık sektörünün aktif kalitesinin bozulacağı iddiası varsa bu da doğru değil” derken, Moody’s’in açıklamasını da ‘saldırı’ diye niteledi.
Canikli, “Aldığımız tedbirlere rağmen dün böyle bir açıklama yapıldı, bu aslında bir saldırıdır, hiçbir şekilde başarılı olamayacaklar” dedi.
Başbakan yardımcısı, bankalara borçlarını yeniden yapılandırma talebinde bulunan şu anda toplam 40 milyar liralık bir hacim söz konusu olduğunu söyledi.
‘Dip noktadan çıkıyoruz’
Canikli, siyasi gerilim, peşpeşe gelen saldırılar ve rejim değişikliği tartışmalarında gitgide alarm zilleri çalan ekonominin de ‘dibi’ gördüğünü savundu.
“Türkiye her alanda en dip noktayı 2016’da gördü, şimdi dip noktadan çıkıyoruz” diyen Canikli, mevcut ekonomik şartlarda talepteki yavaşlama eğiliminin de düzeleceğini öne sürdü: “Son aylarda talepte bir erteleme eğilimi ortaya çıkmaya başladı, çok kuvvetli değil ancak kalıcı olmayacaktır. Bu kadar olay olurken bazı hane halkının bazı taleplerini ertelemeleri doğal reflekstir, devamını öngörmüyoruz ama muhtemel düşüşü telafi için bir çok adım uygulamaya kondu.”