Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, krizin odağındaki Hollanda’ya “Hesabı sorulacak” sözleriyle seslenirken, Hollanda’ya arka çıkan Almanya Başbakanı Angela Merkel’e ‘çattı’: “Yazıklar olsun.”
Hollanda’nın Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’na ülkeye giriş izni vermemesiyle başlayan kriz, Hollanda’ya karayoluyla giden Aile Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya’nın Rotterdam’daki Türk başkonsolosluğuna alınmayarak Almanya’ya geri gönderilmesiyle derinleşmişti.
Taraflardan karşılıklı açıklamalar sürerken, Hollanda Başbakanı Mark Rutte “Türk hükümetinden gelen tehditler söz konusuyken hiçbir şeyi müzakere etmeyeceğiz” demiş, Almanya Başbakanı Angela Merkel, Hollandalı mevkidaşı Mark Rutte’ye ‘tam destek’ sözü vermişti.
ATV-A Haber ortak yayınına katılan cumhurbaşkanı, bakanlara yönelik tavırla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) dahil ilgili yerlerin tamamına başvuru yapılacağını, çıkacak sonuçları tahmin ettiklerini ama prosedürün tamamlanmasını amaçladıklarını söyledi.
‘Sana yazıklar olsun’
‘Kuru kuruya’ yapılacak bir özrün kabul edilmeyeceğini belirten Erdoğan, “Hesabı sorulacak. Diplomatik açıdan yaptırımlarımız nelerse bunları yapacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı, “Hollanda benim tam desteğime ve dayanışmama güvenebilir” diyen Merkel’e de şöyle seslendi: “Sana yazıklar olsun. Demek ki sen de aynı kafadasın.”
‘Ben patron değilim zaten’
Erdoğan’ın gündeminde Hollanda’nın önde gelen gazetelerinden De Telegraaf’ın ‘Burada patron biziz’ yazan birinci sayfası da vardı.
Cumhurbaşkanı şöyle konuştu: “Oradaki beyefendi, ‘Bu ülkenin patronu biziz’ diyor. Altına da bu fakirin resmini koymuş, üstüne de çarpı işareti… Ya ben patron değilim zaten. Benim ülkemin patronu millettir, millet ey Rutte. Sen daha demokrasiyi anlamamışsın, bence demokrasiyi öğren. Hiçbir başbakan, patron olamaz. O ülkelerin patronu, demokrasilerde millettir. Bir defa ‘Patron benim’ demek, milletine saygısızlıktır. Zaten bunlarda saygı yok ki ve biz bu ülkede hiçbir zaman patron da olmadık efendi de. Bunların Viyana Sözleşmesi diye bir derdi yok. Hepsi bunların ayaklarının altında. Buna Neonazizm diyebiliriz. Yeni Nazi akımı diyebiliriz. Bunların Viyana Sözleşmesi anlayışı budur.”
Cumhurbaşkanı, Bakan Kaya’yla o gece sürekli olarak telefonda temas halinde olduklarını ve bakanın ‘aracının içinde ölmeyi’ göze aldığını söylediğini de aktardı.