MESUDE DEMİR
Şanlıurfa’daki Sağlık Bilimleri Üniversitesi Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde anjiyografi ve kalp damar ameliyatlarında kullanılmadığı halde kullanılmış gibi gösterilen medikal malzemelerin dışarıda satıldığı tespit edildi. Bu yolla en az 100 milyon liralık yolsuzluk yapıldığı tahmin ediliyor.
Hekimler de şüpheli
Yolsuzluğun içinde hekim, teknisyen, hatta temizlik görevlisi var. Şanlıurfa Sağlık İl Müdürlüğü’nün yürüttüğü soruşturmada, yaklaşık 30 kardiyolog ve kalp damar cerrahının yanısıra 20’ye yakın hemşirenin ifadesi alındı. En fazla malzeme girişinin kardiyologlar adına yapıldığı tespit edildi. Ancak kalp ve damar cerrahları adına da çok sayıda malzeme kaydedilmiş. Bazı hekimlerin hayatları boyunca kullanmadığı malzemeler dahi adlarına faturalandırılmış.
SGK’ya şişirilen faturalar gitti
Kullanılmayan medikal malzemeler (stent, balon, kateter, tel, damar kapama cihazı vb.) hastaların malzeme listesine hekimleri adına kaydedilmiş ve Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) fatura edilmiş. Kullanılmış gibi gösterilen bu malzemeler, hastanenin bodrumundaki bir depoda paketi açılmadan saklandıktan sonra dışarıya çıkarılıp satılmış. Depoya baskında elde kalan malzemeler bulunmuş.
Bazı iddialara göre malzemeler Kuzey Irak’a gidiyordu. Bir diğer ihtimalse yine Şanlıurfa’daki özel hastanelere satılıyor. Sağlık il müdürlüğünün görevlendirdiği deneyimli bir kardiyoloji uzmanı, tüm baskı ve tehditlere rağmen soruşturmayı sürdürüyor. Soruşturmanın sonucuna göre adli süreç başlatılacak.
İlgisi saptanan hastanenin anjiyografi sorumlusu İ.A., anjiyografi teknikerleri B.A. ve M.A., anjiyo temizlik personeli R.D. başka hastanelere geçici görevle gönderildi.
Anjiyo ünitesi sorumlusu ve başhekim yardımcısı uzman doktor Ö.F.Ç. de önce geçici olarak Balıklı Göl Devlet Hastanesi’ne yollandı. Ancak bilhassa Mehmet Akif İnan Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Eyüp Sabri Seyhanlıoğlu’nun baskısıyla görevlendirme geriye alındı ve hastanede kaldı.
Çok pahalı malzemeler
Hastanede görevli bir kardiyoloji uzmanı adını vermememiz kaydıyla bildiklerini Diken’le paylaştı.
Hekim anjiyografi ya da kalp ve damar cerrahisinde kullanılan malzemelerin girişini oradaki teknisyenlerin yaptığını belirtti: “Soruşturmada geriye dönük dört beş aya bakılıyor. Sadece benim 10’dan fazla hastam adına malzeme girişi yapılmış. Taburcu edildikten sonra, taburculuğu geri çekilip malzeme girilip tekrar taburcu edilmiş gösterilenler var. Belli ki bilen biri yapmış. Bu kadar sahtekarlık olur mu? Tezgah kurmuşlar. Araştırıldıkça kimsenin aklına gelmeyecek şeyler çıktı. 50 bin liralık çok pahalı stentler kullanılmış gibi gösterilmiş.”
Kurda kuzuyu ikinci kez emanet etmişler
Hekimlerin muayene, anjiyo işlemleri ve ameliyatlarının çok yoğun olduğunu, rapor, işlem notu vs. gibi prosedürleri kendilerinin yazdığını ancak malzeme girişlerini teknisyenlerin yaptığını anlatan hekim, şöyle devam etti: “Hastanenin faturalandırma birimi de SGK’ya fatura eder. Hastamın raporunu yazarım ancak faturasını kontrol edemem. Böyle bir zamanım yok. Kaldı ki hastanenin kendi faturalandırma birimi var. Bize de hiçbir suçumuz olmadığı halde uyarı cezası verilecekmiş. Faturaları kontrol etmek bizim işimiz mi?”
Hekim, anjiyo sorumlusu İ.A.’nın altı yedi yıl önce kalp pilleriyle ilgili bir yolsuzluğa karıştığını ve açığa alındığını da aktardı: “Buna rağmen hastaneye geri döndü. Anjiyolarda, cerrahideki medikal malzemeler çok pahalı. Çok büyük vurgun yapılmış. Vicdanlara bırakmadan, yapılan işler daha iyi denetlenmeli.”