HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, “550 tane yerli ve milli milletvekili istiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yanıt verdi. Bilgen, “Sayın Cumhurbaşkanı galiba İsviçre marka saat meraklısı yerli milletvekillerinden bahsediyor” dedi.

Fotoğraf: DHA
7 Haziran seçimlerinden önceki tutumuyla da tarafsızlığı sıkça tartışılan Erdoğan’ın bir partiye doğrudan oy istemesinin sandık güvenliği ve iradenin temsilinin önünde en büyük engel olduğunu belirten Bilgen, Erdoğan’ın “Türkiye’nin Kürt sorunu yoktur” sözlerini eleştirdi.
Erdoğan, barış ve demokrasinin önündeki engel
“Eğer Türkiye’nin Kürt sorunu yoksa geriye bir sorun kalıyor. Türkiye’nin sorumsuz cumhurbaşkanı ve yetkisiz başbakan sorunu var” diyen Bilgen, şöyle devam etti: “Yersiz konuşmalar ve yersiz açıklamalarla anayasanın kendisine çizdiği çerçeveyi tanımayacağını tam bir Kasımpaşa kabadayısı üslubuyla ilan eden Erdoğan, doğrudan Türkiye’deki barış ve demokrasinin önünde bir engele dönüşmüştür. Sayın Cumhurbaşkanı galiba İsviçre marka saat meraklısı yerli milletvekillerinden bahsediyor.”
Kenan Evren’in ruhuna sığınıyorlar
Erdoğan’ın ‘yerli milletvekili’ söylemini Hitler’in safkan milletvekillerine oy istemesine benzeten Bilgen, “Hırsızlığın siyasette hiçbir önemi yok olacak ki, yerlilik ve millilik vurgusu başka bir şeyi hatırlatıyor bize. Yunanistan’dan dün üç Türk milletvekili temsil imkanı bulacak. Buradaki milletvekilleri Yunanistan’da hain konumunda mı? Bu temsili imkansızlaştıran siyasi kültür Kenan Evren’in Türkiye’ye bıraktığı bir mirastır. 2002 ruhuna dönme iddiasında bulunanlar aslında 1982 ruhuna sığınıyorlar” diye konuştu.
Erdoğan’ın muhtarlarla neden içli dışlı olduğunu daha iyi anlıyoruz
1 Kasım seçimlerinde parti olarak sandıklara sahip çıkma çağrısı yaptıklarını kaydeden Bilgen, şunları söyledi: “Başta Diyadin ve Antep olmak üzere kimi bölgelerde muhtarlardan dilekçeler toplanarak, ulaşım imkanı olmadığı, hatta meteorolojinin 1 Kasım için kar uyarısı yapacağı öngörüsüyle sandıkların merkezi yerlerde kurulması yönünde kimi girişimlerin başlatılmış. Biz Sayın Cumhurbaşkanı’nın neden muhtarlarla bu kadar içli dışlı olduğunu, aslında muhtarlar üzerinden bir seçim kampanyasını yürütmeye çalıştığını aslında şimdi daha yeni anlıyoruz.”