HDP, dokuz gündür abluka altındaki Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde yaşananlara karşı sessiz ve duyarsız kalmanın ‘onaylamak‘ anlamına geldiğini vurgulayarak, Türkiye’nin batısındaki sessizliğin son derece kaygı verici olduğunu ifade etti.

Fotoğraf: DHA
Son dokuz günde altı sivil yurttaşın hayatını kaybettiği Silvan’la ilgili yazılı bir açıklama yayınlayan HDP MYK, hükümeti bir kez daha müzakere yoluna çağırdı.
‘Silvan kan ağlıyor’ başlıklı açıklamada Silvan’da çok sayıda ölü ve yaralı olduğu ancak abluka altındaki ilçeden sağlıklı bilgi alınamadığı ifade edilirken, “Yüzlerce ev ve işyeri kullanılamaz hale getirildi. Birçok mahallede ekmek, elektrik ve su yok. İlçede internet ve cep telefonu erişimi sağlanamıyor Gökyüzünde ise helikopterler ve insansız hava araçları tur atıyor. Özel harekat, jandarma ve asker tanklarla, zırhlı araçlarla, toplarla, keskin nişancılarla ilçede operasyon yapıyor. İlçenin tepelerine yerleştirilen tanklardan mahallelere top atışı sürüyor” denildi.
‘Halkı sindirme ve teslim alma operasyonu’
Türkiye’nin AKP ve ‘Saray‘ eliyle büyük bir şiddet sarmalı içine sürüklendiği belirtilen açıklama şöyle devam etti: “Silvan, Türkiye sınırları içinde. Bu ilçede yaşayanlar Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. Yaşadıkları zulmün nedeni ise siyasi iradelerine sahip çıkmaları, haklarını savunmaları, zulme karşı özgürlük ve eşitlik mücadelesi vermeleri ve direnmeleridir. Meşru ve siyasi olan özerklik talebine sahip çıkmalarıdır. Halkın demokratik olan bu talebi tankla ve topla, zulümle bastırılamaz. Silvan ve diğer ilçelerdeki saldırılar ‘terörle mücadele‘ değil, halkı sindirme ve teslim alma operasyonlarıdır”
‘Sessiz kalmayın’
Türkiye’nin batısındaki sessizliğin de son derece kaygı verici olduğu vurgulanan açıklamada, bugün Silvan’da yaşananlara ve yarın bir başka yerde yaşanacaklara sessiz kalmama çağrısı yapıldı.
MYK açıklaması hükümete müzakere çağrısıyla son buldu: “Hükümeti bir kez daha operasyonları durdurmaya ve Kürt halkının siyasi iradesine saygı duyarak sorunu müzakere yolu ile ele almaya çağırıyoruz. Bir kez daha söylüyoruz, konuşarak çözemeyeceğimiz hiçbir sorunumuz olmamalıdır.”