EFE SÖNMEZ
efesonmez@diken.com.tr
Ankara’da bir hakim, ayağa kalkmadığı gerekçesiyle avukatın duruşma salonundan çıkarılmasına karar verdi. Hakim avukatı; Ankara Barosu da hakimi Ankara başsavcılığına şikayet etti. Avukat, “Hakimin amacı, benim üzerimde tahakküm oluşturmak” dedi.
Ankara 1’inci Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 17 Aralık’taki duruşmasının tutanağına göre avukat ile hakim arasında ‘ayağa kalkmama’ tartışması yaşandı.
Hakim, davacı vekili olarak duruşmada bulunan avukat Tuğba Gültekin Ataman’ın ayağa kalkmadığını belirterek Ankara Barosu Başkanlığı’na yazı yazılmasını istedi. Hakim, avukatın kendisine hakaret ettiğini de öne sürerek Ankara başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına karar verildiğini kaydetti. Duruşma 17 Mart 2020’ye ertelendi.
‘Ayağa kalkmak gerekmiyor’
Diken’e konuşan avukat Tuğba Gültekin Ataman, hakimin üç-dört duruşmaya katılmadığını, davanın uzadığını, bu nedenle önceki duruşmalarda tartıştıklarını ifade etti.
Tartışmanın yaşandığı duruşmada beyanlarını sunduğunu, bu sırada ayağa kalkması gerekmediğini belirten Ataman, avukatların yalnızca yemin ederken ve nihai karar açıklanırken ayağa kalkması gerektiğini kaydetti. Avukat, hakimin kendisine “Kalkmanız gerekmiyor mu avukat hanım?” dediğini, kendisinin de “Hayır, gerekmiyor” yanıtı verdiğini söyledi. Ataman, ne zaman ayağa kalkması gerektiğini hatırlatınca, hakimin “‘Gereği düşünüldü’ deyince de siz ayağa kalkmazsınız” dediğini dile getirdi.
Ataman, “Sonrasında ‘Gereği düşünüldü’ dedi. Sonra, ‘Avukatın baroya şikayeti…’ diyerek düzeni sürdürdü. ‘Gereği düşünüldü’ deyince de benim ayağa kalkmam gerekmiyor. Çünkü bunu ara karar için de söylüyorlar. Ara karar mı, hüküm mü, benim bunu anlamam gerekiyor ayağa kalkmam için” ifadelerini kullandı.
‘Beni ezmesine müsaade etmek istemedim’
Avukat sözlerini şöyle sürdürdü: “Ayağa kalkmak önemli değil de, amacı o yetkiyi kullanarak benim üzerimde bir tahakküm oluşturmak. Ben de buna müsaade vermedim. Hakimliğini kullanarak beni ezmesine müsaade etmek istemedim. Sonra duruşma salonuna polis çağırdı, beni dışarıya atmaya çalıştı. Normalde buna yetkisi yok. Duruşmada bir sıkıntı çıkarsa ancak duruşmayı erteleyebilir. Duruşmayı ertelemek yerine polis çağırıp beni dışarı atmaya çalıştı. Ben de ‘Hakimliğinize, yaşınıza uygun olmayan şeyler yapıyorsunuz’ dedim, ‘Gücünüzü kötüye kullanıyorsunuz’ dedim. Böyle deyince hakaret ettiğimi söyledi. Kürsüsüne eliyle vurdu, ‘Artık yeter avukat hanım, susun’ dedi. Beni duruşmadan atamaz, zorla ayakta dikmeye çalışamaz. Amacı kişisel bir tahakküm kurmak. Biz meslektaşız. Avukat olarak böyle bir şeye müsaade etmem.”
Avukat Ataman, duruşmanın ardından stajyer avukatın tanıklığında, olan bitene dair bir de tutanak tuttu.
Barodan tepki
Ankara Barosu da ‘Kadıcılık parodilerine boyun eğmeyiz’ başlıklı yazılı açıklamasında, hakim hakkında Ankara başsavcılığı ile Hakim ve Savcılar Kurulu (HSK) nezdinde yasal girişimlerin yapılmasına karar verdiklerini kaydetti.
Açıklamada, avukatların yalnızca yemin ve hüküm sırasında ayağa kalkma zorunluluğu bulunduğu, hakimin de tabi olduğu Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 233, 258 ve 294’üncü maddelerinde bunun belirtildiği ifade edildi.
Açıklamada, “Duruşma salonları, hakim ve savcılara kutsal makamlarından aldıkları güce dayanarak tekellerine aldıkları gösteri mekanları değil, Türk milleti adına adaletin dağıtıldığı mahkemelerdir” dendi.