Başbakan Tayyip Erdoğan’ın, Habertürk televizyonu ve gazetesinin yayınlarına müdahale ettiğine ilişkin tapelere bir yenisi eklendi. İnternete sızdırılan yeni ses kaydında, Erdoğan 14 Temmuz 2013’te Ciner Yayın Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Mehmet Fatih Saraç‘a telefon ediyor ve MHP lideri Devlet Bahçeli’nin canlı yayımlanan basın toplantısının kesilmesini istiyor. Saraç önce kanalın o dönem yayın koordinatörlüğünü yapan Oğuz Usluer’i arıyor, ardından Erdoğan’dan özür dilemek için oğlu Bilal Erdoğan’a telefon ediyor…
Barış Manço’nun ‘Dalkavuklar etrafında el pençe divan dursa, sapa kulba kapağa itibar etme dostum, içi boş tencerenin bu sofrada yeri yok‘ sözleri eşliğinde yayımlanan kayıtta öne çıkan bölümler şöyle:
‘Şeyi mi diyorsunuz, Habertürk’ü mü?’
* İlk kayıtta, Erdoğan Saraç’a telefon ederek o sırada kanalı izleyip izlemediğini soruyor. Saraç dışarıda olduğunu söylüyor, yöneticisi olduğu kanal için, ‘Şeyi mi diyorsunuz, Habertürk’ü mü?’ diyor. Başbakan da ‘Fatih yani siz var ya ne yaptığınızın farkında değilsiniz. Adam şu anda sanki Türkiye batmış, bitmiş, tamamen elden çıkmış, böyle bir manifesto açıklıyor’ diye tepkisini gösteriyor. Erdoğan ’15-20-25 dakika olduğunu’ söylerken, Bahçeli yeni anayasa ve Kürt sorununa ilişkin görüşlerini açıklıyor.
‘Özür dilerim efendim’
* Saraç ‘Bütün grup toplantılarını veriyoruz‘ dese de, yayını hemen kestireceğini söylüyor. Erdoğan’ın öfkeli çıkışlarının arasına ‘Tamam efendim‘, ‘Anlaşılmıştır efendim‘, ‘Hemen kestiriyorum efendim’ ve ‘Özür dilerim efendim’ sözlerini serpiştirmeye çalışarak telefonu kapatıyor.
‘Çok üzüldü millet ya’
* İkinci kayıt, Saraç’la Usluer arasındaki konuşmadan… Saraç, ‘MHP Genel Başkanı’nın basın toplantısını bizden başka canlı veren olmamış, çok üzüldü millet ya’ diyor. Habertürk TV çalışanları arasında hem AKP’yi hem de Fethullah Gülen Cemaati’ni rahatsız edecek yayınlardan sakınmasıyla tanınan Usluer, Bahçeli’yi NTV, CNN ve TRT’nin de yayınladığını söylüyor. Hatta ‘pusula’ olarak TRT’yi aldıklarını vurguluyor. Saraç’ın yanıtı şu: ‘Tamam biz vermeyelim. Birisi aradı üzüldüğünü söyledi.’
‘Bilal’cim, büyüğüm aradı da’
* ‘İşlem’ tamamlanınca, Saraç bu kez ‘özürlerini iletmek için’ Bilal Erdoğan’ı arıyor. ‘Bilal’cim nasılsın?… Şimdi büyüğüm aradı da‘ diye başlayan konuşmada, ‘büyüğünün naklen yayını kestirdiğini söylüyor. Ardından da, ‘aynı hatayı’ diğer kanalların da yaptığını, TRT’nin de böyle bir yayın yaptığını vurguluyor. Ve, ‘Ama önemli olan onun üzülmemesi için, o üzülünce ben çok üzülüyorum’ diyerek özrünün iletilmesini istiyor…