ELİF KEY
Takımın adı Osmanlıspor, teknik direktörünün de adı Osman olunca bu mudur manzara? Takımın isminden mi geliyor bu artistlikler?
Bu hafta sonu görmemiş, duymamış, seyretmemiş olanlar için kasedin A yüzünde Kayserispor-Osmanlıspor maçı, PTT 1. Lig’den bir maç. Osmanlıspor lider. Meğer 11 haftadır mağlubiyet yüzü görmemiş. Aldıkları galibiyetler, ‘Osmanlı’nın fethi’, ‘Osmanlı’nın şehzadeleri’ başlıklarıyla gazetelerde yerini bulurken bu maç 3-1 bitince olan olacak. Neticede: Osmanlıspor mağlup, Osman hoca agresif.
18’de patladı!
Maçtan sonra yapacağı basın toplantısı masasına gelirken görünmez kaftanını savuruyor. Kayserili yerel basın mensupları ve maçı izlemeye giden ulusal basın temsilcileri kendisini dinlemek üzere orada. Görüntülerden gördüğüm bir de kadın gazeteci var aralarında. Toplantının henüz başı, maçta iki penaltı almasına rağmen kazanamayan Osmanlıspor’un teknik direktörü Osman Özköylü, “Hakem kazanmamızı engelledi” diye isyan ediyor.
Toplantıda saniyeler 18’i gösterirken, birden bire deliriyor: “Ne gülüyorsun? Burada tiyatro mu oynanıyor?”
Tiyatro değil, konu futbol ama kendisi bir tiyatro oynayacak orası belli. Saniyelerimiz 33’ü gösterirken yerinden kalkıyor, önce salonu terk eder gibi yapıyor… Bir Osmanlı taktiği herhalde, önce geri çekiliyor gibi yapacak sonra düşman hattı tam gevşemişken saldıracak!
Öyle yapıyor. 47. saniyede, “Terbiyesiz herifler. Sizi çok kötü yaparım. Sizi öldürürüm” diyerek geri geliyor. Kadın gazetecinin önünde, işaret parmağı havada, kameralar kayıtta…
Kendisinin bu lige katkısından bahsediyor, geçen haftalarda da katkısının olduğu başka bir futbolcudan bahsetmiş, sayesinde o paraları gördüğünü anlatmıştı, neyse konumuz bu değil!
‘Daha terbiyesizini görmedik’
Osmanlıspor-Kayserispor maçı öncesine gidelim, o toplantıda bulunan Kayserili yerel gazeteciler bana anlattı, ben de size aktarayım neler olmuş:
“Bakın, 90 dakika boyunca tribünlere hakaretler yağdırdı zaten. Top toplayan gariban çocuğa bile saldırdı. Top taca çıktı, çocuk topun peşinden koştu, ‘Getir çabuk lan topu’ diye bağırdı. Çocuk zaten topun peşinde koşuyor. Döndü taraftarlara hakaretler etti…
Maç bitti, koridordan geçecek gidecek, elinde su şişesini kalabalığa fırlattı. O şişe de bir kadına gelmiş. Biz hocayı çok duyduk, okuduk, gördük. Bu kestiği raconları her ilde kesiyor. Bu kez de Kayseri’ye geldi bize racon kesiyor.
Maçtan sonra da toplantıda, televizyoncu kadın arkadaşımız yanındaki kameraman yardımcısıyla bir şeye güldüler, kendi aralarında bir mevzu, onu kendi üzerine aldı. Ayrıca gülebiliriz de. Ağlanacak bir durum yok ki ortada. Bir saygısızlığımız olmamış. İstersek ayakta dururuz, istersek otururuz. Biz çok uzun zamandır bu işi yapan insanlarız, bu meslekte daha terbiyesizini görmedik.”
Dünya iyisi bir insan!
Başlıklardan herhalde haftalardır egosu şişe şişe Gargamel’e dönen Osman Özköylü’nün bu ilk vukuatı değil! Girin arama motorlarına sadece, ‘Osman Özköylü çıldırdı’ ya da Osman Özköylü tartıştı’ yazın, bakın neler bulacaksınız.
Birçok deplasmanda yapmış olduğu hareketlerle tribünleri çığırından çıkarıp ortamı geren hareketlerle protestolara maruz kalan yine kendisi… Biraz eskilere gidin; Balıkesirspor-Ankaraspor maçının ardından düzenlenen basın toplantısında, iki gazeteci ayağa kalkıp ‘Hakaretlerinizi protesto ediyoruz’ demiş ve çıkmış. Arkalarından başka gazeteciler de…
Osman Özköylü, o gün mikrofonlar yine önünde, gülmüş bakın ne demiş: “Aslında beni bilen bilir. Bakın beni dışarda görseniz, dünya iyisi bir insanım.”
Tam da aradığımız teknik direktör tipi bu değil mi? Maç sırasında kadınlara ve çocuklara bağırıp hareketler etsin, maç bitince tanısak çok severmişiz öyle diyor. Eğer dediği gibiyse o vakit Osman Bey’i dışarı alalım, içerisi onu bozuyor.