İstanbul’un Beykoz ilçesinde sahte kimlikle yakalanan Fethullah Gülen’in yeğeni Zeynep Gülen’in ‘örgüte üye olmak’ suçundan yargılandığı davada karar çıktı. Mahkeme, sanığa ‘örgüte yardım’ suçundan iki yıl yedi ay yedi gün hapis cezası verdi.

İstanbul 36. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, tutuksuz sanık Zeynep Gülen avukatıyla katıldı. Duruşma savcısı mütalaasını tekrar etti. Mütalaaya karşı son savunmasını yapan sanık suçlamaları kabul etmedi.
‘Soyadımdan korktuğum için başka kimlik kullandım’
Gülen, böyle bir suç örgütünün varlığını kabul ettiğini, ancak bu örgütün içinde veya dışında yer almadığını belirterek, “Benim bunlarla bağım sadece soyadımdan kaynaklanmaktadır. Talimatla bu bankaya para yatırmadım. Ben bunların üniversite ve derneklerine gitmedim. Aykırı bir tip olduğum için teklif dahi etmediler. Soyadımdan korktuğum için başka bir kimlik kullandım” dedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu’nca hazırlanan iddianamede, Zeynep Gülen’in Beykoz’da 24 Ekim 2019 günü polisin yaptığı rutin kontrolde ‘Zeynep Setenay Özcan’ adına düzenlenmiş üzerinde kendi fotoğrafının bulunduğu sahte nüfus cüzdanıyla yakalandığı belirtiliyordu.
Bank Asya’ya 75 bin lira yatırmış
Şüpheli hareketler sergilemesi üzerine kendisini ‘Neşe Ateş‘ olarak beyan ettiği belirtilen Gülen’in daha sonra Zeynep Gülen olduğunu itiraf ettiği kaydediliyordu. Sanığın 19 Ağustos 2014 tarihinde Bank Asya’da ilk defa hesap açtırarak 75 bin TL yatırdığı vurgulanmıştı.
Zeynep Gülen ifadesinde atılı iddiaları kabul etmemiş, ‘bu kişilerin soyadını taşımak dışında örgütle bağlantısı olmadığını, yaklaşık dört yıldır ailesini reddederek tek başına yaşadığını, geçmiş dönemde ailesiyle beraber Amerika’ya giderek Fetullah Gülen ile ailecek görüştüklerini, babasının hastalığı yüzünden Bank Asya’ya hesap açtırarak para yatırdığını, ailesiyle görüşmediğini’ söylemişti. İddianamede, sanık Zeynep Gülen hakkında ‘silahlı terör örgütüne üye olma’ suçundan 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyordu.
31 Mart’ta görülen duruşmada savcı esas hakkındaki görüşünü açıklamış, sanığın örgüt liderinin talimatıyla Bank Asya’ya 75 bin TL para yatırması nedeniyle ‘örgüte yardım’ suçundan beş yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını ve tutukluluk halinin devamını talep etmişti. Ancak mahkeme, tutuklu kaldığı süreyi göz önünde bulundurarak sanığın tahliyesine karar vermişti.