• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Feminist akademisyen Deniz Kandiyoti: Devlet ve özel sektör seferber olmuş, kadınlara had bildirmeye çalışıyor

26/02/2020 14:12

“Toplumsal cinsiyet krizi var, şiddet biçim değiştirdi.”

“Cumhuriyet’in hiçbir aşamasında bu kadar yoğun kadına yönelik propaganda yapılmamıştır.”


“Diyanet’in aile danışma büroları amacına ulaşamadı.”

“Erkeklerin kontrol beklentileri ile kontrol imkanları arasında büyük bir uçurum var.”

“‘AKP’nin aileyi koruma’ için uyguladığı politikalar demeti AKP tabanında bile tutmadı.”

Prof. Dr. Alev Özkazanç, Kısa Dalga Podcast (kisadalga.net) için hazırladığı Arka Pencere serisinde feminist akademisyen Prof. Dr. Deniz Kandiyoti ile yeni bir söyleşi dizisine başladı. 

Toplumsal cinsiyet ve kalkınma politikaları alanında çok önemli çalışmaları olan Kandiyoti, Türkiye’de kadına karşı şiddetin biçim değiştirdiğini belirterek şu ifadeleri kullandı: “Cumhuriyet’in hiçbir aşamasında bu kadar yoğun kadına yönelik propaganda yapılmamıştır. Düşünün, Diyanet Bakanlığı’nın her ilçede aile irşad ve danışma büroları var. Kadınlara sabır, dövülürlerse de yuvalarını yıkmaması şeklinde devamlı telkinler yapılıyor ama istenen sonuca varılmıyor.”

Kadına karşı şiddetin değişen biçimleri üzerine konuşan feminist akademisyen, ‘Türkiye’de, kadınların beklentileri ile erkeklerin beklentilerinin eş bir şekilde ilerlemediğini’ söyledi: “Erkeklerin kontrol beklentileri ile kontrol imkanları arasında büyük bir uçurum var. Belki kadın daha çok para kazanıyor, daha çok katkıda bulunuyor ama maaşı istiyor adam. Ne oluyor o zaman, şiddet! Hep şiddet vardı artmadı diyenlere; şiddetin şekli değişti.”

‘Büyük Ortadoğu Projesi’ ve kadın örgütleri

Kandiyoti’nin bazı değerlendirmeleri şöyle: “AKP döneminin başında aslında büyük kazanımlar oldu. Avrupa Birliği’ne ait olmak falan konusunda birtakım çabalar vardı. Medeni Kanun’da olsun, Ceza Kanunu’nda olsun büyük ilerlemeler vardı. Bir de hala çok aktif olan bir kadın STK sektörü vardı; şimdi geniş ölçüde yerle bir edilmiş durumunda olan. Tabii orada kadın hareketi çok uzun zaman dışarıya karşı bir vitrin olarak kullanıldı. Hatırlayacaksınız ‘Büyük Ortadoğu Projesi’ filan olduğunda kadın eşitliği platformunu Türkiye götürüyordu. Devlet aygıtlarıyla iç içeydi kadın hareketi uzun zaman. Ta ki, o sırada başbakan olan Erdoğan kadın ile erkek asla eşit olamaz diyene kadar.”

AKP’nin aile politikaları tutmadı

feminist akademisyen, AKP’nin 2012’de yaşanan kürtaj tartışmalarından sonra ‘aileyi koruma’ politikalarına ağırlık verdiğine dikkat çekti: “Bu sosyolojik akımlara kontra giden politikalar demeti bir şekilde tutmadı. Hatta o kadar tutmadı ki, AKP’nin kendi oy tabanı ve yandaşı olan kadınların arasında da yankı bulmadı.”

Toplumsal cinsiyet ilişkilerinin uzlaşmaya değil, keskinleşmeye gittiği bir dönemden geçtiğimizi ifade eden Kandiyoti şöyle devam etti: “Şu anda adeta bir kriz hali var. Çünkü erkekler ellerinde alınan yetkiyi vermek istemiyor. O zaman ne oluyor, eskiden geleneksel şiddet kalıplarında, namus, kim öldürür, abisi, babası filan. Şimdi adam otobüse biniyor, hiç tanımadığı bir kadına tokat atıyor ‘Sen nasıl böyle giyinirsin?’ diye. Erkeklerin genel olarak polisliğe soyunması ve bu şekilde hareket ederlerse başlarına belki fazla bir şey gelmeyeceğini düşünmesi yeni bir şey.”

‘Diyanet’in danışma büroları amacına ulaşamıyor‘

Feminist akademisyen, kadınların erkek şiddetine karşı çıkmaya çalıştıklarına öldürüldüğünü belirterek şu ifadeleri kullandı: “Kadınlar diklendiği durumlarda dövülüp, öldürülüyorlar. Bir şekilde onlara verilen mesaj, Özgecan olayında hatırladığınız gibi, “Niye çıktın, çıkmasaydın!” Yetkiyi elinde tutmak isteyen ve frenlenen erkeklerin dizginlenemez bir öfkesi var. Bu öfkeyi kusuyorlar. Her gün haberleri okuyoruz, işte, boşadığı karısını çocuğunun önünde bıçaklıyor. Yani böyle çığırından çıkmış, artık taşmış. Bunu dizginlemek için kültürel baskılar uygulanmaya çalışılıyor. Hiçbir zaman, Cumhuriyet’in hiçbir aşamasında bu kadar yoğun kadına yönelik propaganda yapılmamıştır. Düşünün, Diyanet’in her ilçede aile irşad ve danışma büroları var. Kadınlara sabır, dövülürlerse de yuvalarını yıkmamaları şeklinde devamlı telkinler yapılıyor. Büyük bir para bu, büyük kaynaklar, vaizeler çalışıyor. Sonuç? İstenilen amaca varılıyor mu? Varılmıyor tabii.”

‘Kadınlara haddini bildirmeye çalışıyorlar’

Kadınların direnişinin engellendiğini ifade eden Kandiyoti şöyle devam etti: “Devlet bir yandan, özel bir yandan seferber olmuş, kadınlara haddini bildirmeye, itaat etmeye, çatışmamaya, yuvasının annesi olmaya, çocukları için her fedakarlığı yapmaya sevk ediyor ama bu tutmuyor. Yeni tüketim kalıpları, bizde bir bireyselleşme olayı var ortada. Bugün köy kökenli yaşlıların bakımı sorunu var. Köylerde bile dışarıdan yabancı bakıcı kadın getiriyorlar. Yani bu, işte kadınlar çocuklara bakacak, yaşlılar bakım evlerine düşmeyecek, her şey ailenin içinde hallolacak, bu artık bir fantezi olmaktan öteye gitmiyor.”

Söyleşinin tamamını Spreaker’dan dinleyebilirsiniz.

Kategori:Aktüel

SON HABERLER

Meteoroloji: 18 ilde yağış bekleniyor

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün (MGM) bugünkü tahminine göre 18 ilde sağanak yağış ve yağış bekleniyor.

Motorine zam: Güncel akaryakıt fiyatları

Motorine 1 lira 80 kuruş zam geldi.

Almanya başbakanı, Avrupa'nın en güçlü ordusuna sahip olmak istiyor

Almanya Başbakanı Friedrich Merz, Alman ordusunu, Avrupa’nın en güçlü ordusu haline getireceklerini söyledi.

Başakşehir'de seyir halindeki İETT otobüsü yandı

İstanbul’un ilçesi Başakşehir’de seyir halindeki İETT otobüsü yandı.

18 ilde 'dolandırıcılık' operasyonu: 7,5 milyar liralık hesap hareketi belirlendi

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 18 ildeki ‘dolandırıcılık’ operasyonlarında 64 kişinin tutuklandığını duyurdu. Şüphelilerin 7,5 milyar liralık hesap hareketi olduğu belirlendi.

Tayland'dan dönen adama 'corona' şüphesiyle Uşak'ta karantina
'Corona' nedeniyle Irak ve İtalya'ya seyahat uyarısı

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 753 gündür hapiste

YAZARLAR

Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ın 'özenli' açıklamaları üzerine…

Murat Sevinç

Yeşil zeytini neden yemedin Sait?

Ayhan Tinin

Editör eksikliği fazlalık yaratır

Mustafa Dağıstanlı

Anne dediğin başlangıçtır

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Dilsiz bir ülkenin çığlığı

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Sırrı Süreyya Önder'in 'Cumhuriyet' eleştirisi üzerine…

Murat Sevinç

Silmek isteseler de silemezler

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

GÜNÜN 11’İ

Ege Cansen: Devlet, halktan zorla para toplama tekeline sahip kamusal örgüttür

Nevşin Mengü: Suriye'ye Norveç'ten siyasetçi ithal edilemeyeceğine göre gerçekçi olmak lazım

Alaattin Aktaş: Türkiye neredeyse hâlâ iktisat teorilerini test etmekle meşgul

Mehmet Y. Yılmaz: Şiddeti, polisin temel taktiği hâline getirirseniz, kimse polise saygı duymaz

Hediye Levent: Suriye'nin de İsrail ile ilişkileri normalleştirme sürecine dahil olması beklenebilir

Bülent Timurlenk: Galatasaray karşısında kendisinden iki sıklet daha aşağıda bir takım vardı

Akif Beki: PKK'nın silah bırakma kararı bile tek başına ekonomi şahlandırmaya yetmeliydi

Feride Kara: Takımlarımızın Süper Lig'de birbirlerini kırıp Avrupa'ya çıkınca yokları oynaması ülke futbolu açısından düşündürücü

Orhan Bursalı: AKP'nin Kürt oylarına ihtiyacı var

Sefer Levent: Markalarla AVM'lerin kavgası yeni değil

Zeynep Altıok Akatlı: '6 yaşında çocukla evlenmek caizdir' diyen sapkın pedofiliyi koruyorlar

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×