Ortada AKP iktidarından ve onun ima etiği gelecekten rahatsız olan, bu rahatsızlığı ontolojik bir kaygıyla birleştiren ve tepkisini öfke ve aşağılamayla dışa boşaltmak isteyen geniş bir kitle var. Bunlar doğrudan Erdoğan’ın karşı kutbu olarak yaşıyorlar… Dolayısıyla da giderek hastalanıyorlar.
…Muhafazakâr kesimin de aynı şekilde kutuplaşmaya alet olacağını düşünerek, gerilimin bir açık kavgaya doğru evrileceğini ve böylece iktidarın devrileceğini hayal edebilirsiniz. Ama öyle olmuyor ve olmayacak da… Muhafazakâr kesim basiretini korumakla kalmıyor, kendi iç dönüşümü sayesinde bir melezleşmeye de davet çıkarıyor.
Dolayısıyla kutuplaşmanın toplumsal zemini giderek daralıyor. Seçim sonrasında AKP’nin kuşatıcı bir dile dönmesi ile birlikte, laik hassasiyetin ‘siyasi’ işlevi tümüyle ortadan kalkabilir.