AKP’den üç dönem milletvekilliği yapan Hasan Fehmi Kınay, bir döneme damgasını vuran Ergenekon ve Balyoz davalarını partisinin yönetmediği, ancak ‘işlerine geldiği için’ izlediğini yazdı.
7 Haziran seçimlerine kadar üç dönem milletvekilliği yapan Kınay, ‘Devlet aklı tamam da ille de siyasi akıl‘ başlıklı yazısında, darbe girişiminin ardından başlatılan ‘FETÖ/PDY’ operasyonları ve tasfiyelerde AKP teşkilatlarının ve siyasi aklında da değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.
Yazısında, Gülen Cemaati’yle ilişkili oldukları gerekçesiyle tasfiye edilenler için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “At izi it izine karıştı” sözlerinden hareketle siyasi akıldan yardım alınması gerektiğini belirten Kınay, partisinde artık Gülen Cemaati bağlantılı kişilerin kalmadığını savundu.
Geçmiş itirafları
Kınay, bu noktada, geçmişe dair ‘itiraf’a varan ifadeler de kullandı.
AKP’nin geçmişte yaşanan birçok olayda ‘asıl hedef’ olduğunu ileri süren Kınay, önce şu satırları kaleme aldı: “İki konuda uyarıda bulunmak zorundayım. Birincisi, Devlet içindeki paralelcilerin tasfiyesi bürokratlar kadar siyasilerin de sorunudur. Hatta siyasilerin daha büyük sorunudur. Devlet içinde devleti biz kurmadık. Ordu’ya değil AK Parti’ye kumpas kuruldu. Bir taraftan 27 Nisan bildirisiyle, 367 garabetiyle, Parti kapatma davalarıyla sıkıştırdılar, diğer taraftan bunu yapanları tasfiye ederek paralel yapıyı kurdular. Sonra da MİT Müsteşarı, 17/25 Aralık operasyonları ve 15 Temmuz meşum darbe girişimiyle üzerimize çullandılar.”
Eski AKP’li vekil, ardından Ergenekon ve Balyoz davalarına ilişkin de şu yorumu yaptı: “Şimdilerde geçmişin darbeci generalleri fırsatı ganimete çevirme derdindeler. Sivil vesayetten bahsetmeye başladılar. Şunu bilelim ki Ergenekon, Balyoz operasyonlarını biz yönetmedik. O zaman bazı arkadaşlarımız darbecilerin tasfiye edildiğini düşünüyor ve buna seviniyordu. Ama gerçekte bu operasyonların AK Parti’yle bir ilgisi yoktu. Birileri yapıyor, biz de işimize geldiği için sessizce izliyorduk. Sonuçta bu operasyonların arkasında paralel yapının olduğu ortaya çıktı.”
Kınay, yine ‘aynı hata’ya düşülebileceğini çünkü siyasi aklın dışlandığını savunurken, “Milletvekilleri, Bakanlar, Belediye Başkanları özenle bu sürecin dışında tutuluyor. Yine süreci başkaları yönetiyor ve sonrasında kimin yerine kimin geçeceğini bilmiyoruz. Ama sonuçlarına katlanan yine biz olacağız” yorumunu yaptı.