Son yıllarda dünyada artan despot yönetimler, ister seçimle isterse darbe ile gelsin, ya da bir emir veya bir kral olsun, başta kalabilmek için devlet imkânlarını kullandırmak ve dağıtmak, popülizm yapmak zorundadır. Popülizmde kaynaklar etkinlik kriterlerine göre değil, siyasi hedeflere göre dağıtıldığı için büyüme de sağlanamaz.
Despotik rejimlerde eğitim de diktatörün ideolojik çizgisinde olur. Eğitimsiz kalkınma sağlanamaz. Tarihî gerçekler bize, demokrasi, insan hakları ve siyasi özgürlüklerin gasp edildiği toplumlarda, toplumsal tepkilerin kaçınılmaz olduğunu gösteriyor.
İslam ülkelerinde siyasi İslam’da her zaman dini kullanarak toplumu biat yapmak istiyor. Krallar, emirler, diktatörler, biat toplumu varsa yaşayabilirler.
Dünyada otokrasinin tırmanması demek, halkın yoksullaşması ve refah seviyesinin düşmesi demektir. Toplumlar ancak bilinçli olurlarsa bu tuzaklardan kurtulabilirler.