Salondaki pankartta; “Ant olsun seni Abdülhamit’in yalnızlığına terk etmeyeceğiz” yazıyordu. Sıkışma anlarındaki ‘o slogan’ duyuldu: “Dik dur eğilme, bu millet seninle…”
Demek ki ortada ‘yalnız kalma riski’ ve ‘dik durulması gereken’ koşullar vardı. Elbette ‘itirafın’ odağı, Irak, Gare operasyonu.
AKP’nin, ayrımcılık ve bölme siyasetinin dilde başladığına ilişkin bir parantez açalım. IŞİD yerine ‘DEAŞ’ demek gibi, haritadaki isim Gare’yi de ‘Gara’ diye okumak, dilden başlayan bir ayrıştırma ve ‘tarafını seç’ fişlemesi. Ayrıntı değil aşılması gereken bir konu! Ama sadece bu noktadan bakacak değiliz.