Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ABD’nin ‘Ermeni soykırımı’ tasarısına ilişkin “Gerekirse İncirlik’i de kapatırız, Kürecik’i de kapatırız” diye konuştu.

‘Ermeni soykırımı’ tasarısı, Türkiye’ye yaptırım öngören bir başka yasa tasarısıyla, 29 Ekim tarihinde ABD Kongresi’nin alt kanadı temsilciler meclisinden 11’e karşı 405 oyla geçmişti. Daha önce Senato’da oylanması engellenen yasa, 12 Aralık’ta kabul edilmişti.
Bu durumun ‘müttefiklik ruhuyla bağdaşmadığını’ söyleyen Erdoğan, bu alınan kararın ‘kıymet-i harbiyesi olmadığını’ çünkü bunun tamamen ‘siyasi‘ olduğunu ifade etti.
Erdoğan, “ABD’nin ilişkilerimizde tamiri mümkün olmayan adımlar atmaması, her iki taraf için de çok önemlidir” dedi.
Bu durum karşısında ‘eli boş durmayacaklarını’ vurgulayan cumhurbaşkanı sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunlar bu tür şeyleri yapar da biz de elimiz boş duracak değiliz. Çok açık ve net, rahatlıkla söyleyeyim. Amerika’da Kızılderililerle ilgili olarak bunu söylememek konuşmamak mümkün mü? Kızılderililerin tarihi, Amerika’nın yüz karasıdır.”
‘Libya anlaşması Sevr’in ters yüz edilmesidir’
Libya ile imzalanan sınır mutabakatına da değinen Erdoğan, “Burada Sevr’in aslında ters yüz edilmesi var. Böyle bir adım atılmış durumda” diye konuştu.
Libya’ya asker gönderileceği iddiaları ilişkin de Cumhurbaşkanı Erdoğan “Böyle bir davet, böyle bir talep Libya tarafından Türkiye’ye gelecek olursa, nasıl bir inisiyatif üstleneceğimize dair, ülkemiz bunun kararını verecektir” dedi.
Libya-Türkiye anlaşması
Türkiye ile Libya’nın uluslararası toplumca tanınmış hükümeti arasında güvenlik ve askeri işbirliği alanlarını kapsayan ‘Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası’ 27 Kasım’da imzalanmıştı. Libya’nın Atina büyükelçisini sınırdışı etme kararı alan ve ‘Pontus soykırımınının gündeme getirileceğini’ açıklayan Yunanistan ise bu anlaşmaya ‘hukuksuz olduğu’ gerekçesiyle tepki gösteriyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ise Türkiye’nin yeni bir sondaj gemisi almak için anlaşmak üzere olduğunu belirterek, sondaj çalışmalarının sadece Akdeniz’de değil zaman zaman Karadeniz’de ve uluslararası sularda sürdürüleceğini söylemişti.