Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Suriye’de, bir kez daha Türk askeri hedef alındığı takdirde Türkiye’nin sessiz kalmayacağını vurgulayarak, “Askerimize en küçük bir zarar gelirse Soçi mutabakatı dışında da olsa rejim güçlerini her yerde vururuz” dedi. Erdoğan, dün kendisini devleti ‘FETÖ’ye teslim etmekle suçlayan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu için ise “Bu ülkede FETÖ’nün bir numaralı siyasi ayağı bizatihi Kılıçdaroğlu ve ekibidir” ifadelerini kullandı.

Lideri olduğu AKP’nin grup toplantısında konuşan Erdoğan, insan haklarını dillerinden düşürmeyenlerin Suriye’de, İdlib’de son günlerde yaşananlara sessiz kaldığını belirtti: “Türkiye bu duruma seyirci kalmayacak… Rejim ve onlarla hareket eden Rus güçleri ve İran destekli militanlar sivil halka saldırıyor.”
“Şubat ayı sonuna kadar rejimi Soçi mutabakatı sınırlarına sokmakta rejimi gözlem noktalarımızın dışına çıkarmakta kararlıyız” diyen cumhurbaşkanı, Türkiye’nin İdlib’deki askeri gücünü artırdığına dikkat çekti ve gelinen noktada kimsenin taşkınlığına göz yumulmayacağını söyledi.
‘FETÖ’nün bir numaralı siyasi ayağı Kılıçdaroğlu ve ekibidir’
Erdoğan, ana muhalefet partisi CHP’nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na atıfta bulunarak şunları söyledi: “Birileri içeride sürekli fitne çıkarmanın kafaları bulandırmanın kafaları bulandırmanın peşinde. Bunun adı tetikçiliktir.”
Erdoğan, dün 20 soruda ‘FETÖ’nün siyasi ayağını açıklayan ve “Devleti FETÖ’ye teslim eden kişinin adı Recep Tayyip Erdoğan’dır” diyen Kılıçdaroğlu’na şöyle yanıt verdi: “Bu ülkede FETÖ’nün bir numaralı siyasi ayağı bizatihi Kılıçdaroğlu ve ekibidir.”
“Kılıçdaroğlu ve ekibi omurgasızdır. FETÖ’ye diyet borçludur. Tek amaçları bana ve partime zarar vermek” diyen cumhurbaşkanı, ‘FETÖ’nün MİT müsteşarına yönelik sinsi kumpasında CHP’nin ortaya koyduğu tavrın ‘FETÖ’nün siyasi ayağının örneği olduğunu savundu.
Kılıçdaroğlu’nun her sözünün ‘FETÖ medyası’nda yer bulduğunu savunan Erdoğan, AKP dershaneleri kapatmaya çalıştığında karşı çıkarak konuyu Anayasa Mahkemesi’ne kadar taşımasının da ‘FETÖ’ ilişkisinin somut bir gösterge olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı, ‘FETÖ’yü suç örgütü ilan edenin kendisi olduğunu belirtip CHP’nin eski lideri Deniz Baykal’ın görevi bırakmasına neden olan ‘kaset kumpasını’ anımsatarak, “Seni partinin liderliğine getiren FETO’dur” dedi.
CHP’nin ‘FETÖ‘yle ilişkisinin bir göstergesinin de Adana’daki MİT TIR’larının durdurulması olduğunu söyleyen Erdoğan, “Devleti FETÖ’den temizleme çalışmalarımızın hepsinde karşımızda CHP ve Kılıçdaroğlu’nu bulduk” dedi.
Cumhuriyet gazetesine gönderme
MİT TIR’ları davasının açığa alınan savcılardan biriyle Cumhuriyet gazetesinin söyleşi yaptığını anımsatan cumhurbaşkanı, gazetenin eski yayın yönetmeninin (Can Dündar’ı kastediyor) Almanya’da kaçak olduğunu, beş yıl cezaya mahkum edildiğini söyledi. Erdoğan, yine bu davada yargılanan ‘zat’ın (CHP’li milletvekili Enis Berberoğlu’nun kastediyor) CHP saflarında siyaset yaptığını söyledi.
“15 Temmuz’u ‘kontrollü darbe’ olarak tanımlayan Kılıçdaroğlu’na bu aklı veren FETÖ’dür” diyen cumhurbaşkanı, “Madem o soru sorarak anlattı ben de öyle yapayım. Onun kadar soru soracak yer yok Hazine’de” diyerek şöyle devam etti: “FETÖ’nün siyasi ayağı devirmeye çalıştığı siyasetçi midir? Yoksa yükseltmeye çalıştığı siyasetçi midir?”
Erdoğan konuşmasına bir süre ara verdi. Bu sırada salondaki ekranda Kılıçdaroğlu ve bir kısmı partiden ihraç edilen CHP’lilerin açıklamalarını içeren video yayınlandı. “Nereden bakarsan bak FETÖ’nün siyasi ayağı Bay Kemal’in yatak odasına girmiş haberi yok” diyen Erdoğan bir soru daha yöneltti: “FETÖ’nün siyasi ayağı, durdurmaya çalışan mıdır? ‘Kontrollü darbe’ diyen midir?“
Başbuğ’a seslendi: Çık açıkla, ‘Şu kadar FETÖ’cü subayı ihraç ettik’ diye
Erdoğan’ın gündeminde, 2009’da askerlerin özel yetkili mahkemelerde yargılanmasını öngören yasal düzenleme yapıldığını ve kimin yaptığına bakarak ‘FETÖ’nün siyasi ayağının anlaşılacağını söyleyen eski genelkurmay başkanı İlker Başbuğ da vardı: “Malum genelkurmay başkanı çıksın söylesin: ‘Biz şu kadar FETÖ’cü subayı ordudan ihraç ettik’ diye. Benim görevim değil. Görevdeyken ordudaki FETÖ’cüleri niye ihraç etmedin? İki Genelkurmay Başkanı kendi dönemlerinde FETÖ’cüleri neden TSK’dan atmadılar.”
Emine Erdoğan, başörtülü olduğu için GATA’da tedavi gören Nejat Uygur’u ziyaret edememiş
Eşi Emine Erdoğan’ın, 2013’te hayatını kaybeden sanatçı Nejat Uygur’u tedavi gördüğü GATA’da ziyaret etmek isteğini ancak başörtülü olduğu için gelmemesinin söylendiğini anlatan Erdoğan şöyle devam etti: “Düşünebiliyor musunuz, bir başbakanın eşi bir devlet sanatçısını ziyaret edemiyor. Eşim rahmetli Nejat Uygur’u GATA’da ziyaret etmek istediğinde rahmetlinin eşine diyorlar ki: ‘Sakın gelmesin.’ Neden? başörtülü olduğu için. Biz buralardan geçtik. Bu olay sonrasında gergin bir YAŞ oldu.”
‘2020’yi Patara yılı ilan ettik’
Ekonomik verilerden de bahseden Erdoğan, sözlerini turizm alanındaki bir müjdeyle tamamlamak istediğini vurgulayarak 2020 yılını Patara yılı ilan ettiklerini duyurdu. Patara antik kentiyle ilgili tanıtım filmi gösterildi.
Erdoğan, ayrıca, 24 Ocak’ta Elazığ Sivrice’de düzenlenen deprem sonrasında AKP’lilerin 1 milyon lira yardım topladığını söyledi ve hesap numalarını paylaştı.
‘Trump’la görüşme her an olabilir’
Grup toplantısı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan, Ankara’nın Suriye’de yeni bir harekat sürecinde olup olmadığı sorusuna, “Arkadaşlar şu anda o minvaldeyiz” yanıtını verdi.
Erdoğan, ABD’nin özel temsilcisi James Jeffrey’nin Türkiye ziyaretinden sonra Başkan Donald Trump ile görüşüp görüşmeyeceğine ilişkin soruya ise, “Olabilir, her an olabilir” diyerek yanıtladı.
Dışişleri, savunma ve istihbarat Moskova’da bir araya gelecek
Cumhurbaşkanı, ayrıca rejimin İdlib’de Türk askerlerine saldırıları konusunda Rus ve Türk savunma, dışişleri ve istihbarat yetkililerinin kısa süre içinde görüşeceğini söyledi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’le sabah telefonla görüştüğünü anımsatan Erdoğan şunları söyledi: “Rejim güçlerinin hatta Rusya’nın verdiği hasarlar konusunu ele aldık. Bu konuyla ilgili askerlerimizin Türkiye’de, dışişleri, savunma ve istihbaratın da Moskova’da bir araya gelmeleri konusunda sayın Putin ile mutabakata vardık.”