Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, New York’taki 79’uncu Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda konuştu: “Uluslararası barış ve güvenliği beş ülkenin keyfine bırakılmayacak kadar önemli.”
Erdoğan’ın açıklamaları özetleri şöyle:
* Ülkeleri bir an evvel Filistin Devleti’ni tanımaya davet ediyorum.
‘Beş ülkenin keyfine bırakılmayacak kadar önemli’
* Gerilimin tam kalbindeki ülke lideri olarak sizlere hitap ediyorum. Şuan çatısı altında bulunduğumuz BM 2’inci Dünya Savaşı sonrası barışı korumak için kuruldu. BM’den sonra istikrar ve huzura dair beklentiler yeniden yeşermişti. Ancak son yıllarda BM atıl bir yapıya dönüşüyor. Uluslararası barış ve güvenliği beş ülkenin keyfine bırakılmayacak kadar önemli olduğunu görüyoruz.
‘Utanmadan tüm dünyaya bu kürsüden meydan okudular’
* 7 Ekim’den beri 41 bini aşkın Filistinli hayatını kaybetti. 41 bin can acımasızca hayattan koparıldı. Çoğu çocuk 10 binden fazla Gazzeli’nin nerede olduğunu kimse bilmiyor. 172 gazeteci öldürüldü. Hayat kurtarmak için 500’ü aşkın sağlık görevlisi öldürüldü. İnsani yardım görevlileri, 210’dan fazla BM personeli öldürüldü. Cami ve kiliseleri vurdular. 130’dan fazla ambulansı vurdular. Utanmadan tüm dünyaya bu kürsüden meydan okudular.
* İsrail Gazze’de uluslararası hukuku çiğnemeye devam ediyor. 8 milyarlık insanlık ailesi olarak altı yaşındaki kız çocuğunu maalesef kurtaramadık. Bir lokma kuru ekmek, bir tas çorba bulamadığı için yüzlerce Gazzeli çocuk öldürülüyor.
‘Daha neyi bekliyorsunuz?’
* Batı’nın savunduğu değerler ölüyor. Buradan açık açık soruyorum. İnsan hakları örgütleri, Gazze’deki, Batı Şeria’dakiler insan değil mi? Uluslararası basın kuruluşları, İsrail’in öldürdüğü gazeteciler sizin meslektaşınız değil mi? Filistin halkıyla birlikte kendi vatandaşlarının canını tehlikeye atan katliam şebekesini durdurmak için daha neyi bekliyorsunuz?
‘İsrail’e ‘Tavşana kaç, tazıya tut’ diyorlar’
* Siyasi ikbali için tüm bölgeyi savaşa sürükleyen katliam şebekesini durdurmak için daha neyi bekliyorsunuz? İsrail yönetimi, temel insan haklarını hiçe sayarak bir millete karşı etnik temizlik, apaçık bir soykırım uygulamakta, topraklarını işgal etmektedir. Buradan bir kez daha canları pahasına vatanlarını savunan Filistinli kardeşlerimi selamlıyorum. İsrail üzerinde etki sahibi ülkeler ‘Tavşana kaç, tazıya tut’ diyor. İsrail’e silah göndermeye devam ediyorlar. Bu tutarsızlık ve samimiyetsizliktir.
* Hamas ateşkes teklifini kabul ettiğini kabul etti. İsrail hükümeti işi yokuşa sürerek, ateşkese en yakın olduğu muhatabını kalleşçe öldürerek barış istemediğini ortaya koydu.
‘Netanyahu da Hitler gibi durdurulmalı’
* 2735 sayılı BMGK kararının uygulanmadığı ortamda İsrail’e yönelik zorlayıcı tedbirler uygulanmalıdır. Bundan 70 sene önce nasıl Hitler insanlığın ittifakıyla durdurulmuşsa, Netanyahu ve cinayet şebekesi de insanlığın ittifakıyla durdurulmalıdır.
* Gazze’de sağlık merkezlerinin yüzde 95’i kısmen ve tamamen zarar gördü. 80 bin konut oturulamaz hale geldi. Çocuk felci ve hepatit başta olmak üzere hastalıklar artıyor. Gazze halkı ihtiyaç olan yardımların dörtte birine ancak ulaşıyor.
* İsrail’le ticari ilişkileri sonlandırarak tavrımızı ortaya koyduk. İsrail’in saldırıları altındaki Lübnan halkının da yanındayız. İşledikleri suçların hesabını vermeden vicdanlar rahata kavuşamaz. İsrail’in işlediği suçların cezasız kalmaması için Uluslararası Adalet Divanı’ndaki davayı takip ediyoruz.
* Nablus’ta barışçıl protesto eylemi sırasında başında vurulan Ayşenur Eygi kızımızın kanının yerde kalmaması için her türlü mücadeleyi vereceğiz.
‘Bağımsız bir Filistin devleti daha fazla ertelenemez’
* Gazze’de asıl sorun Filistin topraklarının İsrail tarafından işgal edilmesidir. Bağımsız bir Filistin devletinin vücut bulması daha fazla ertelenemez.