Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Bu ülkeye ekonomiden güvenliğe, ulaştırmadan ticarete, savunmadan enerjiye hemen her alanda Cumhuriyet tarihinin altın yıllarını biz yaşattık” dedi.

Erdoğan’ın gündeminde yine Filistin-İsrail savaşı vardı. Erdoğan, ateşkes önerisini kabul etmeyen İsrail Başbakanı Netanyahu hakkında şunları söyledi:
“Hamas daha önceki ateşkes önerisi gibi Amerikan Başkanı Joe Biden’ın son teklifine de müspet yaklaştığını açıkladı. Netanyahu’nun cevabıysa yine kan dökmek, katliam yapmak, işgal ve soykırım politikasının şiddetini artırmak olmuştur. Kendi ülkesiyle birlikte bölgemizi ve tüm dünyayı büyük bir felakete sürükleyen Netanyahu denen bu barbara, bu hayduda, gözünü kan bürümüş bu muhterise artık bir ‘dur’ denilmelidir.”
Erdoğan Filistin’e destek konusundaysa şu açıklamayı yaptı:
“Gazze ve Filistin’de insana dair tüm değerler samimiyet testinden geçmektedir. Ya bu imtihanı alnımızın akıyla vereceğiz ya da bir ömür boyu Filistin halkına karşı mahcubiyet duygusunu içimizden atamayacağız. Ya kardeşilik görevimizi hakkıyla yerine getireceğiz ya da her masum yavrunun ölümüyle birlikte kalbimiz bize daha ağır gelecek. Biz işte bu insanlık ve kardeşlik sınavından geçmenin gayretindeyiz.”
Cumhurbaşkanı, Türkiye’de her alanda ilerleme kaydettiklerini ve ülkenin altın yıllarını yaşadığını söyledi:
“Bu ülkeye; ekonomiden güvenliğe, ulaştırmadan ticarete, savunmadan enerjiye hemen her alanda Cumhuriyet tarihinin altın yıllarını biz yaşattık. Başarılarımızdan, ülkemize kazandırdıklarımızdan elbette gurur duyuyoruz. Ancak bunları yeterli görmüyoruz. Yapılanları kafi görmek statükoya teslim olmak demektir.”
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
*Tüm imkanlarımızla Filistin halkının yanında dimdik duruyoruz ve duracağız. Hiçbir baskı, tehdit, küstahlık bunu değiştirmeyecek. Varsın birileri rahatsız olur, varsın birileri İsrail’e şirinlik yapsın, varsın birileri Filistin direnişine çamur atacak kadar vicdanını kaybetsin. Biz Filistinli kardeşlerimizin nasıl zorlu, önemli ve kahramanca bir mücadele verdiklerini gayet iyi biliyoruz.
*Hamas ve Filistin halkı sadece kendi topraklarını savunmuyor. Aynı zamanda arzı mevud hezeyanına karşı Anadolu’yu savunuyor. Filistinli kardeşlerimiz Gazze’de insanlığı, insani değerleri savunuyor. İsrailli yöneticilerin yaptığı açıklamalar bunu teyit ve tasdik etmektedir.
*Gazze ve Filistin’de test edilen kardeşliğimiz, kardeşlik hukukumuzdur.
*Hamas ve Filistin hükümetiyle yakın diyalog içindeyiz. Bağımsız Filistin Devleti’nin tanınması çabalarına güçlü destek veriyoruz. İspanya, İrlanda ve Norveç’le birlikte Filistin’i tanıyan ülke sayısı 147’ye çıktı Bu sayının çoğalması, İsrail’in işgal ve zulüm politikalarına verilecek en olumlu cevaplardan biri olacaktır.
*Geçtiğimiz günlerde her üç ülkenin başbakanını arayarak kendilerini tarihin doğru tarafında yer aldıkları için tebrik ettik. Bayramdan önce İspanya’yı ayrıca ziyaret edeceğiz. Soykırım şebekesinin bir an önce durdurulması, ardından da hukuka hesap vermesi için ne yapılması gerekiyorsa onu yapıyoruz ve yapacağız.
*Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyindeki terör üreten bataklıklar kurutulmadan Türkiye huzura eremez, kendini güvende hissedemez. Kandil’deki terör baronlarının siyaseti dizayn etmesine, siyaset üzerinde tekrar vesayet kurmasına rıza göstermeyeceğiz. Terör örgütü eridikçe inşallah demokrasimiz serpilecek, Türk, Kürt demeden kazanan 85 milyon vatandaşıyla bütün Türkiye olacaktır. Vatandaşın malına, mülküne, canına, huzuruna kastedenlerin tepesine binmeye devam edeceğiz.
*Yeni anayasa konusunda samimiyiz, uzlaşıya açığız. Bu meselenin bir siyasi bilek güreşine çevrilmesini de doğru bulmuyoruz. Diyoruz ki oturalım, konuşalım, ele ele verelim, en geniş mutabakatla Türkiye’yi darbe anayasası ayıbından hep beraber kurtaralım.
*Türkiye’nin seçim gündemini geride bırakıp artık önüne bakması gerekmektedir. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında her alanda müreffeh bir Türkiye hedefliyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı inşallah bu yeni dönemin banisi, lokomotifi olacaktır.
*Halkın desteği bizimle oldukça kimse yürüyüşümüzü durduramaz. Rehavete kapılmak bize yakışmaz. Halkımızla aramıza duvarlar örmek, mesafe koymak yakışmaz.