Ecdatlarına yalandan sahip çıkan bu muhafazakârlar, onun yarattığı eserler dahil, her şeyi satılığa çıkarmış vaziyetteler. Dünya güzeli camileri gölgeleyen gökdelenleri onlar yaptılar.
Yetmedi; denizi doldurdular, üstünde tepinip dandikten fetih şöleni düzenliyorlar. Mimari dokuyu bozup, dere tepe demeden gökdelenden çirkin yapıları ardı ardına dikiyorlar.
Tarih yoksunu şehirlerin görgüsüz yöneticilerine öykünüyorlar. Yeraltını da, üstünü de talan ediyorlar. Ne o ecdatlarına saygı duyup, kültürü muhafaza edeceklermiş! Beton fetişistlerinin saldırısı altındayız hepimiz!
Kaç zamandır gericiliğin, yobazlığın adı ‘muhafaza etmek’ oldu.
Doğan Kuban’ı anmak lazım. Esas muhafazakârların, üzerinde bulunduğumuz tüm medeniyetlere saygıyla eğilen ve sahip çıkanın “biz” olduğunu söylemişti ironiyle.