Demirtaş ve özellikle Kavala davaları konusunda Türkiye’nin Anayasa’da belirtilen Hukuk Devleti kavramından nasıl saptığı ve Avrupa Konseyi tarafından nasıl eleştirildiği tarihe kaydedilirken, “Şahsım Devleti” yöneticileri, ülkenin yönünün yeniden Avrupa’ya döndüğünü ilan ediyorlar.
Oysa tam bu sırada Avrupa Birliği’nin en üst organı olan Avrupa Parlamentosu da Türkiye’nin Avrupa standartlarının dışına düştüğünü saptıyor.
Böylece Avrupa Birliği de Avrupa Konseyi’ne ilaveten Türkiye’yi dışlama yönünde önemli kararlar alıyor.
Ülkeyi yönetenlerin, yeniden Avrupa’ya yöneldiğini belirttikleri Türkiye’nin, Avrupa ile olan ilişkileri, haksız ve hukuksuz uygulamalardan dolayı hızla zedelenir ve ülke gittikçe demokratik olmayan bir Ortadoğu devleti imajına doğru sürüklenirken…