CANAN COŞKUN
canancoskun@diken.com.tr
@canancoskun
Gazeteci Hrant Dink cinayetiyle ilgili Mart 2021’de hüküm giyen aralarında dönemin Emniyet istihbarat daire başkanı Ramazan Akyürek ve dönemin İstanbul Emniyet istihbarat şube müdürü Ali Fuat Yılmazer’in bulunduğu 11 şüpheliye dava açıldı.

Ermeni gazeteci ve yazar Hrant Dink 19 Ocak 2007’de yayın yönetmenliğini yaptığı Agos’un İstanbul’un Şişli ilçesindeki eski binasının önünde suikaste kurban gitmişti.
Hrant Dink cinayetinde kamu görevlilerinin yargılanmasına Nisan 2016’da başlanmış, dava kapsamında tetikçi ve azmettiricilerin dosyası Temmuz 2019’da ayrılmıştı. 76 sanıklı dosya Mart 2021’de hükme bağlamıştı.
İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen yeni iddianamede, beş kamu görevlisine ‘anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme’ suçu yüklenirken, Trabzon’daki azmettiricilere de ‘örgüt adına suç işleme’ suçlaması yöneltildi. Dava yarın başlıyor.
İddianame
İstanbul başsavcılığının hazırladığı iddianamede dönemin Emniyet istihbarat daire başkanı Ramazan Akyürek, emekli İstanbul istihbarat şube müdürü Ali Fuat Yılmazer, dönemin Trabzon Emniyet istihbarat şube müdürü Faruk Sarı, dönemin Trabzon TEM şube müdürlüğü görevlileri Adem Sağlam ve Yahya Öztürk ve cinayetin azmettiricileri Erhan Tuncel, Yasin Hayal, Ahmet İskender, Ersin Yolcu, Tuncay Uzundal ve Zeynel Abidin Şahin şüpheli olarak yer alıyor.
‘Faillerin eylemleri kolaylaştırdılar’
İddianamede, Akyürek, Yılmazer ve Sarı’nın ‘FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün yönetici ve üyeleri olmaları sebebiyle örgütün amaç ve çıkarları doğrultusunda ortak hareket ettikleri’ belirtildi. Şüphelilerin cinayetten önce bilgi sahibi olduğunun savunulduğu iddianamede, cinayetin işlenmesi için herhangi bir önem almadıkları, faillerin eylemlerini kolaylaştırıcı bir tavır sergiledikleri aktarıldı. Cinayet sonrasında ‘İstanbul istihbarat şubesini ele geçirerek darbe girişimine kadar giden süreci başlattıkları ve yürüttükleri’ anlatılan iddianamede, şüphelilerin ‘anayasayı ihlal’ suçunu işledikleri belirtildi.
‘Faillere müdahale yetkileri vardı’
İddianamedeki anlatıma göre, Adem Sağlam ve Yahya Öztürk de azmettiriciler Yasin Hayal ve Erhan Tuncel hakkında adli işlem tesis etti. Savcıya göre, dinleme ve takip de yapan iki şüpheli, yapacakları eyleme dair tasarılarından istihbarat şube aracılığıyla haberdardı. İddianamede, faillere müdahale edilmesiyle ilgili yetki ve sorumluluğu bulunan iki şüphelinin, yasal yükümlülüklerini yerine getirmeyerek kasıtlı olarak ihmali davrandıkları ve cinayetin işlenmesini sağladıkları aktarıldı.
Yasin Hayal’le bağları vardı
Adem Sağlam, Fethullahçı yapıya üye olduğu gerekçesiyle 25 ay cezaevinde kaldı. Polis akademisinden mezun olduğu 2003’ten Ekim 2007’ye kadar Trabzon Emniyet istihbarata bağlı sağ bölücü ve sol büro saha ekibinden sorumlu komiser yardımcısıydı. Ekim 2004’te Trabzon’daki Mc Donalds patlamasında Yasin Hayal ve Erhan Tuncel’e ulaşanlar arasındaydı.
Yasin Hayal, 2007’de cezaevinden İstanbul başsavcılığına yolladığı dilekçede Yahya Öztürk’ün “Bu bayrak düştü. Ya Yasin kaldırır ya Erhan kaldırır. Bu görevler sizin” şeklinde sözler sarfettiğini, Mc Donalds eyleminden sonra da Öztürk’le şubede iki kez görüştüğünü söylemişti. Hayal’in babası Bahattin Hayal de Trabzon başsavcılığında alınan ifadesinde Mc Donalds eyleminden sonra evde arama yapıldığı sırada Öztürk’ün “Yasin bundan sonra daha iyi yaşayacak. Kısa süre sonra inşallah çıkar. Az bir ceza alır. Biz de raporlarımızı ona göre düzenleriz. Kendisi de kurtulur” dediğini söylemişti.
İddianamede, sivil azmettiricilerin doğrudan FETÖ/PDY üyesi olduklarına ilişkin somut delil elde edilemediği, ama örgütün yönetici ve üyeleriyle belli bir irtibatlarının olduğu aktarıldı.
Ne olmuştu?
Hrant Dink cinayetinde kamu görevlilerinin yargılanmasına Nisan 2016’da başlandı. Dava kapsamında tetikçi ve azmettiricilerin dosyası Temmuz 2019’da ayrılmış ve Erhan Tuncel 99 yıl altı ay, Yasin Hayal yedi yıl altı ay, Ogün Samast ise iki yıl altı ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Dava bu aşamadan sonra kamu görevlilerinin yargılanmasıyla devam etmişti. Davadan sonra Adalet Bakan Yardımcısı olan Akın Gürlek’in başkanlığını yaptığı heyet, Mart 2021’de 76 sanıklı dosyayı hükme bağlamıştı. Mahkemenin yeni davada da yargılanacak kamu görevlileriyle ilgili hükmü şöyleydi:
– Ramazan Akyürek: ‘Tasarlayarak kasten adam öldürmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘resmi belgeyi yok etmek’ suçundan ise beş yıl yedi ay 15 gün hapis cezası.
– Ali Fuat Yılmazer: ‘Tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ‘resmi belgeyi yok etmek’ suçundan ise dört yıl altı ay hapis cezası.
– Dönemin Trabzon Emniyet İstihbarat Şube Müdürü: ‘Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi’ suçundan 12 yıl altı ay, ‘resmi belgeyi yok etme’ suçundan üç yıl dokuz ay hapis cezası.
Yeni davanın sanıklarından Adem Sağlam, kamu görevlilerinin yargılandığı ilk davada tanık olarak ifade vermişti. Yahya Öztürk’ün de tanık olarak dinlenmesi talep edilmişti, ancak Öztürk kaçak olduğundan ifadesi alınamamıştı.
Mahkeme, Mart 2021’de kurduğu hükümde yeni davanın sanıkları hakkında ‘Anayasayı ihlal’ ve ‘FETÖ üyeliği’ suçlarından suç duyurusunda bulunulmasına hükmetmişti. Yeni dava da bu mahkemenin bu hükmüne dayanıyor.
Mahkeme, hükmü açıklarken başkan Akın Gürlek’ti. Gürlek, adalet bakan yardımcısı olmadan önce ismini tutuklu HDP eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, HDP’li eski milletvekili Sırrı Süreyya Önder ve Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatlara verdiği hapis cezalarıyla CHP Milletvekili Enis Berberoğlu hakkındaki Anayasa Mahkemesi kararını uygulamamasıyla duyurmuştu. Bahsi geçen davalarda Gürlek’in heyetinde yer alan üye hakim Ferhat Şahin, İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin başkanlığını yapıyor.
Dink davası: Son sözler neydi? Kimler beraat etti, kimler ne ceza aldı?