• SANAT
  • 9 SORUDA
  • DİKEN ÖZEL
  • GÜNÜN 11'i
  • DİKENLİK
  • AKŞAM POSTASI
  • SPOR
  • VPN HABER

Diken

Yaramazlara biraz batar!

  • VİTRİN
  • AKTÜEL
  • EKONOMİ
  • ANALİZ
  • DÜNYA
  • MEDYA
  • KEYİF
  • YAZARLAR
  • SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

'Dergahta dolandırıcılığa' 121 yıla kadar hapis istemi: Büyücü değil, yaşam koçuyum

21/02/2020 14:30

Eskişehir’deki ‘dergah’ta dolandırıcılık yaptığı ileri sürülen kişinin ‘nitelikli dolandırıcılık’tan 121 yıl hapsi istendi.

Sözde ‘dergah’ olarak kullanılan yerleşim yeri (Fotoğraflar: DHA)

İddianamede Sibel Gönül’ün ‘Nursema Edebalioğlu’ takma adını kullandığını ve kendisine ulaşan mağdurlara kendisinin ‘peygamber, dört halife ve ermiş kişiler olarak kabul edilen bazı kişilerle görüştüğünü, kanının şifalı olduğunu, görülmeyen üstatlarla bağlantılarının olduğunu’ söyleyerek mağdurları ikna ettiği öne sürüldü.


Keskin Mahallesi’nde 10 dönümlük arazide ‘dergah’ olarak kullanılan çiftlik evinde, psikolojik rahatsızlığı bulunan kişileri para karşılığında ilginç yöntemler kullanarak tedavi ettiği öne süren Sibel Gönül’ün dolandırıcılık yaptığı şikayetleri üzerine geçen yıl ağustos ayında soruşturma başlatılmıştı.

Çiftlik evine düzenlenen operasyonda gözaltına alınan avukat Sadık Gönenli tutuklanırken, firar eden annesi Sibel Gönül ise kısa süre sonra Sakarya’nın Serdivan ilçesinde tutuklanmıştı.

Soruşturma sonunda, anne ve oğlu, tutuksuz sanıklar Serkan D. ve Hasan C.B. hakkında, ‘nitelikli dolandırıcılık’ suçundan Eskişehir 3’ncü Ağır Ceza Mahkemesi’ne dava açıldı.

‘Hizmetimin parasını alıyordum’

Davanın ilk duruşmasına Sibel Gönül, suçlamaları kabul etmeyerek, ‘yaşam koçluğunu yaptığını’ savundu. Gönül şöyle konuştu: “Büyücü ya da hoca değilim, ben yaşam koçuyum. Kazandığım paralarda oğlumun hesabını kullandım. Oğlum olduğu için herhangi bir sakınca görmedim. Ben kimseyi dolandırmadım. Bana danışan insanlarla yaptığım görüşmeler sonucu hizmetimin parasını alıyordum. Oğlumun hesabını ben kullanıyordum. Kendi hesabımın şifresini kaybetmiştim, suçsuzum.”

Binanın girişinden bir görüntü

Tutuklu sanık Hamza Gönenli de suçlamaları kabul etmedi. Kimseden para almadığını savunan Gönenli şu ifadeleri kullandı: “Ben kimseden para almış değilim. Birçoğunu tanımıyorum. Suçun ne unsurlarla ne şekilde işlendiği dahi belli değildir. Yaklaşık yedi aydır tutukluyum. Suç işlemedim. Beraatımı istiyorum. Suç işlediğime dair şüphe dahi yoktur. Annem yaşam koçu olarak çalışıyordu. Hesabımı kullanmasında sakınca görmedim.”

‘Üzerimizde büyü olduğunu söyledi’

Davanın tutuksuz sanıklarından Serkan D., Sibel Gönül’ün etkisinde kalarak kendisine 2 milyon lira verdiğini öne sürdü. Serkan D. ifadesinde şunları anlattı: “Sibel benim hesap numaramı istedi. Para geleceğini söyledi. Ben de bu paraları çekip, Sibel’e verdim. Kim neden gönderdi bilmiyorum. Sibel hacizle ilgili sorun yaşamış. O yüzden kendi hesabını kullanmak istemediğini söyledi. Ben Sibel’den yaşam koçluğu desteği aldım. Sibel’e 2012’de kayınvalidemin rahatsızlığı sebebiyle gittim. Doktorlar teşhis koyamıyordu. Hoca olarak söylenen Sibel’in yanına gittim. Kayınvalidemi götürdüm. Seanslar uyguladı. Sibel bizim üzerimizde büyüler olduğunu söylüyordu. Seanslarda büyü olduğunu söyleyerek, seccade üzerine bizi alıyordu. Yumurta veriyordu. Yumurtaları ya yakıyorduk ya da gömüyorduk. Seanslarda ayna, kilit kırıyordu. Bazen de su veriyordu. Suyun ve yumurtaların okunmuş olduğunu söylüyordu. ‘Çıkmaz sokağa gidin, suyu dökün’ diyordu. Döküyorduk. ‘Kör kuyuya dökün’ diyordu. Yapıyorduk.

‘Peygamber soyundan geldiğini söyledi’

Serhan D., Sibel’in kendisinden kan istediğini ve peygamber soyundan geldiğini iddia ettiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Küçük meblağlarla başladı sonra yükseldi. Sibel, bir keresinde beni aradı ve ‘Kan almamız lazım’ dedi. Bizde kendi kollarımızdan kan aldık. Kendisinin peygamber soyundan geldiğini söylüyordu. Üstün niteliklerinin olduğunu söylüyordu. Hz. Süleyman’ın kanını taşıdığını söylüyordu. Sibel, Mevlana’nın, Şeyh Edebali’nin ruhlarıyla iletişim halinde olduğunu belirtiyordu. Biz inanıyorduk. Etkisinde kalarak 2 milyon liramı kaptırdım, yeterince mağdur oldum.”  

Kategori:Aktüel

SON HABERLER

Ermenistan Başbakanı Paşinyan, 20 Haziran'da Türkiye'ye gelecek

Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan’ın 20 Haziran’da İstanbul’a gelecek.

Şam Büyükelçiliği'nden 'Türkiye'ye giriş' açıklaması

Türkiye’nin Şam Büyükelçiliği, Türkiye’den Suriye’ye hava yoluyla seyahat etmiş Türk, Suriye veya üçüncü ülke vatandaşlarının uçak biletlerini ve Türkiye’deki statülerini gösteren belgeyi ibraz etmeleri halinde kara sınır kapılarından Türkiye’ye giriş yapabileceklerini duyurdu.

2025 FIBA Avrupa Şampiyonası: A Milli Kadın Basketbol Takımı Fransa'ya yenildi

A Milli Kadın Basketbol Takımı, 2025 FIBA Avrupa Şampiyonası A Grubu ilk maçında Fransa’ya 71-69 yenildi.

Dışişleri'nden İsrail'e yanıt: Netanyahu'nun adil biçimde yargılanmasını ümit ediyoruz

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için “Emperyal heveslerini gizlemeyen; Kuzey Suriye’yi işgal etmiş ve Kuzey Kıbrıs’ı uluslararası hukuka aykırı biçimde elinde tutan birinin, hukuk ve ahlak adına konuşmasıysa tam anlamıyla ironiktir” diyen İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar’a, Türkiye Dışişleri Bakanlığı’ndan yanıt geldi.

Hazine ve Maliye Bakanlığı 'vergi affı' iddialarını yalanladı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, ‘vergi affı’ çalışmalarının başladığı iddialarını yalanladı.

Deprem cihazını çalanlara dava: Aküyü kullanabilirim diye aldım
Erdoğan'dan İdlib'de insani krize karşı eylem çağrısı

Ara

DİKEN’İ TAKİP EDİN

Osman Kavala 2 bin 787 gündür hapiste

YAZARLAR

Ofansif mizah örneği olarak birkaç anayasa maddesi

Murat Sevinç

Babalar günü bu yıl da coşkuyla kutlanmadı!

Arzu Uzunali

İnsan aynı anda iki kişiyi sevebilir mi?

Psk. Dr. Feyza Bayraktar

Roma dondurması meselesi

Elvan Uysal Bottoni

Gelecekten ses veren siyasetçiler…

Murat Sevinç

İşgalci kelimeler

Mustafa Dağıstanlı

Dere Sokak Üçlemesi, 'Körfez'le sona eriyor

Behzat Şahin

GÜNÜN 11’İ

Şeref Oğuz: Bazı yatırımlar altyapı getirir, bazılarıysa bağımlılık… 

Güldem Atabay: Molla rejimi Hürmüz Boğazı'nı geçişlere kapatır mı?

Erdal Sağlam: İş insanları artık 'İktidarın kişisel siyasi kaygılarla ekonomiyi ateşe atabildiğini' konuşmaya başladı

Elif Çakır: İsrail'in nihai hedefinin Türkiye olduğuna referans verilen isimlerden biri de Abdullah Öcalan

Zeynep Aktaş: Son beş yılda 35 fonun getirisi dolar bazında yüzde 100'ün üzerinde

Fatih Yaşlı: Savaşın iç politikaya tahvilindeki anahtar kavramsa 'iç cephe'

Esfender Korkmaz: Türkiye'de eğitim iki nedenle bozuldu

Mustafa Mutlu: Zafer Partililer bu kararı 'halay' çekerek kutladı

Yasin Aktay: Netanyahu İran'a karşı hızlı bir zafer umdu

Mehmet Y. Yılmaz: Saral, cumhurbaşkanına 'Sultanım' diye hitap ederken bir gerçeği ifade ediyor

Barış Pehlivan: Hakan Fidan'ın İran'ın nükleer programına kafa yorması dışişleri bakanı olmasıyla başlamadı

  • 9 SORUDA
  • YAZARLAR
  • AKTÜEL
  • ANALİZ
  • DİKEN ÖZEL
  • DİKEN'E TAKILANLAR
  • DÜNYA
  • EKONOMİ
  • KEYİF
  • MEDYA
  • POPÜLER BİLİM
  • SANAT
  • BU GAZETE…
  • DİKEN 10 YAŞINDA
  • Künye
  • İletişim
  • Gizlilik ilkeleri
  • Çerez politikası

"Genç gazeteci arkadaşlarıma! Bu meslek yorucu bir meslektir. Ama, insan büyük bir zevkle çalışır. Kalemine daima efendi kal, uşak olmamaya gayret et. Mecbur kalırsan kır, sakın satma." Sedat Simavi

×