Almanya’nın başkenti Berlin’de temaslarda bulunan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın dün katıldığı bir toplantıda yaptığı konuşma, Cihan Haber Ajansı ve AA tarafından ‘değiştirilerek’ servis edildi.
Demirtaş’ın öz yönetimlerle ilgili sorulan bir soruya verdiği yanıtı AA ve Cihan’dan alan Hürriyet, CNN Türk, Sabah ve pek çok gazete ve televizyon kanalı da haberi ‘Demirtaş: Özerklik ilanıyla bir yere varılamaz’ ve ‘Demirtaş’tan özerklik çarkı’ başlıklarıyla duyurdu.
Oysa Demirtaş’ın sözü şöyle: “Biz özerkliğin, açık söylüyorum öyle ilan edilerek elde edilebilecek, veya inşa edilebilecek bir süreç olduğunu düşünmüyoruz. Özerklik ilanı yapan halk meclisleri veya bölgeler, daha çok hükümeti bunu tartışmaya, mevcut durumu anlamaya, mevcut durumu tanımaya zorlamak açısından yapıyorlar.”
Hürriyet, haberi “HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da özerklik ilan edilerek bir sonuç elde edilemeyeceğini söyledi” diye verirken, ‘havuz medyasının amiral gemisi’ Sabah ise “7 Haziran ile 1 Kasım süreçlerinde ve seçimlerin ardından sık sık özerklik ilanlarını savunan Selahattin Demirtaş, milyonları şaşırtacak bir açıklama yaptı; Özerklik ilanıyla bir yere varılmaz” diye yazdı.
Demirtaş’ın Berlin’de katıldığı toplantının ilgili bölümüne ait video kaydı incelendiğinde iddia edilen sözleri söylemediği anlaşıldı.
‘Özerklik, ilan edilerek değil, tartışılarak elde edilir’
Öz yönetimle ilgili sorulan soruya Demirtaş, şu yanıtı verdi: “Partimizin, önceki partilerimizde de, aslında 2007 yılından bu yana partimizin resmi programında özerklik, Türkiye için bir yerinden yönetim modeli olarak resmi teklifimiz ve önerimiz olarak duruyor. Bu bizim parti programımızın bir parçası zaten.
Biz de ülkemiz için böyle bir modeli tartışmak ve geliştirmek istedik. Ve Türkiye gibi büyük bir coğrafya, yüzölçümü olarak çok büyük; nüfus olarak 80 milyon gibi kalabalık bir nüfusa sahip; kültürel açıdan çok kültürlü, çok dilli, çok inançlı bir ülke. Böyle bir ülkenin artık yeni yüzyılda tek bir merkezden, tek bir kişi tarafından ya da tek bir merkezi hükümet tarafından tümüyle yönetilmesi demokrasiye uygun değil dedik. Yerel yönetim, yerinden yönetim modellerinin tartışılması gerektiğini önerdik, savunduk.
Evet, 2007’den beri biz bunu parlamentoya teklif ediyoruz, kamuoyunda tartışmak istiyoruz. Ama her zaman bunu bir bölücülük, ülkeyi bölme girişimi olarak ele aldılar ve tartışmayı hiçbir zaman kabul etmediler.
Biz özerkliğin, açık söylüyorum öyle ilan edilerek elde edilebilecek, veya inşa edilebilecek bir süreç olduğunu düşünmüyoruz. Özerklik ilanı yapan halk meclisleri veya bölgeler, daha çok hükümeti bunu tartışmaya, mevcut durumu anlamaya, mevcut durumu tanımaya zorlamak açısından yapıyorlar. Bizim görebildiğimiz o. Hükümet bütün bunları cesaretle tartışabilse, belki de o çatışma ortamını sonlandırmak çok daha mümkün olacak.”