‘Darbe komisyonu’nun hazırladığı ön taslak raporda Gülen Cemaati’nin altı filmde subliminal mesajlara yer verdiği belirtildi.
Hürriyet’ten Umut Erdem’in haberine göre Gülen Cemaati’nin kendisini sinemada 2009 yılında göstermeye başladığı ve ‘Kelebek,’ ‘Eşrefpaşalılar,’ ‘Allah’ın Sadık Kulu: Barla,’ ‘Selam’ ‘Birleşen Gönüller’ ve ‘Selam: Bahara Yolculuk’ filmlerini yaptığı kaydedildi.
‘Gişe ortalamasının 1 milyonu aşması dikkat çekici’
Bu filmler için yaklaşık 7 milyon bilet satıldığı ifade edilen raporda, “Türkiye’de film başına düşen ortalama izleyici 100 bin civarındayken, bu 6 filmin gişe ortalamasının 1 milyonu aşması ve sinemaya mesafeli bir cemaatin bu rakamları yakalamış olması dikkat çekicidir. Mezkûr filmler, Türkiye’de yüzlerce salonda gösterilmiştir ki bunun bir filmiçin kolay bir şey olmadığı sinema eleştirmenleri tarafından ifade edilmiştir” dendi.
‘Hizmet aşkı ve cemaat olabilmenin önemi vurgulandı’
Filmlerde subliminal mesaj verildiği iddiasının dile getirildiği raporda, “Genellikle uzak illere veya ülkelere giden öğretmen, doktor veya imam üzerinden sıla özlemi, gurbet vurgusu, hizmet aşkı ve cemaat olabilmenin önemi vurgulanmıştır. Ancak bazı filmlerde bu hikâyeler üzerinden subliminal mesajlar verilmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Filmler tek tek anlatıldı
Raporda filmlerde verilen subliminal mesajlar tek tek şöyle anlatıldı:
* İlk film Kelebek’te, Mevlânâ’nın görüşlerinden etkilenmiş bir cemaatin yurtdışı faaliyetleri anlatılmıştır. Cemaat üyeleri Afganistan’da eğitim ve sağlık hizmetleri vermektedirler. ABD’yle yakın ilişkisi olan cemaatin, önemli hizmetlerinden biri de ABD’ye öğrenci göndermektir. Filmin ilginç yanlarından birisi, cemaat / tarikat üyelerinin terör konusunda eski ABD Başkanı Bush ile aynı fikirde olmalarıdır. Tek suçlu, El Kaide ve Taliban gibi örgütlerdir. ABD, masum ve mazlûmdur. Bu yönüyle film, Amerikancı ılımlı İslâm propagandası yapmaktadır.
* Eşrefpaşalılar’da ise hikâyenin kahramanı, idealist bir imamdır. Film boyunca ‘hoca’ olarak anılır. Söz konusu ‘hoca’ camiye uğramayan mahalleliyi değiştirmeye çalışır. Filmdeki hocanın Fetullah Gülen’i temsil ettiğine dair ipuçları vardır. Filmin bir sahnesinde, ‘Başkalarının Günahına Ağlayan Adam’ kitabı gösterilir. Filmin sonundaki ‘Teşekkürler’ listesinin en başında yer alan ‘O’na’ ibaresinin Gülen’e bir atıf olduğu basında iddia edilmiştir. Kelebek ve Eşrefpaşalılar filmlerinde Hz. Muhammed’den (SAV) hiç bahsedilmemesi dikkat çekicidir.
* Bir hizmet hikâyesinden yola çıkan ‘Selam’ filminde, kilise, haç, Hıristiyan cenazesi görüntüleriyle diyalog mesajı verilmiştir.
* ‘Selam: Bahara Yolculuk’ filmi, hizmet için yurtdışına giden öğretmenleri konu almıştır.
* ‘Allah’ın Sadık Kulu: Barla’ filmi, Said-i Nursî’nin Barla’da geçen sürgün hayatını animasyon olarak anlatmıştır.
* ‘Birleşen Gönüller’ filminde ise 1944’te Batum’da başlayan ve Ahıska Türkleri’ne âit olan bir hikâyenin, 1942’de Kuzey Kafkasya’da yaşanmış olarak anlatılması dikkat çekicidir. Ahıska Türkleri’ne yapılan zulmün holokost filmine çevrilmesi ve Rus zulmünden bahsedilmemesini, hem İsrail’e hem Rusya’ya uzatılan zeytin dalı olarak görmek mümkündür.