Uluslararası nakliye firması DFDS’nin Akdeniz birimi yöneticisi Fuat Pamukçu, pandemi döneminde pazar kaybeden Çinli firmaların, yarı mamul ya da bitmeye yakın ürünlerini Türkiye’ye getirip ‘Made in Turkey’ etiketiyle Avrupa’ya sattığını söyledi.
Covid-19 pandemisinin patlak verdiği 2020 başından bu yana çeşitli şekillerde devam eden kısıtlamalar, kademeli olarak gevşetilse de hastalığın kaynağı olarak görülen Çin’deki sıkı önemler, küresel çapta tedarik zincirini sekteye uğratmış, Batı’daki büyük pazarlar kendilerine coğrafi olarak daha yakın üreticilere yönelmişti. Bu anlamda Türkiye de öne çıkan ülkelerden biri oldu.
Dünya’dan Yasemin Salih’e konuşan Pamukçu, Batı’da kayıp yaşayan Çin’in açığı ‘Türkiye formülü’yle kapatmaya çalıştığını, son dönemde özellikle Avrupa’ya ihracatta Türkiye’yi üs olarak kullanmaya başladığını belirtti.
Çinli firmaların daha çok yarı mamul ya da bitmeye yakın ürünlerini Türkiye’ye getirip yığdıklarını ifade eden Pamukçu, şunları söyledi: “Bu ürünler Türkiye’de tamamlanıyor, sonra da üstüne ‘Made in Turkey’ etiketi basılıp ihraç ediliyor. Bu durum son dönemde birçok ürün grubunda yoğun olarak yaşanıyor. Geçen yıllarda Çinli Cosco Pasific tarafından alınan Kumport Limanı da bu hattın önemli duraklarından oldu.”
Pamukçu şöyle devam etti: “Pandemi öncesinde Batılı bir tedarikçi için Çin’den mal almak ciddi fiyat avantajı sağlıyordu. Artık bu avantaj ortadan kalktı. Çin’den 40 bin dolara alınan bir konteyner mal için 12 bin dolar navlun ödeniyor. Aynı ürünü Türkiye’den 45 bin dolara alan firma 5 bin dolarlık navlun ödüyor. Bu durumda Türkiye’den almak Avrupalı firmalar için daha cazip hale geldi.”