“Muhtaçlık” bu uzun zamanda bitmek bir yana çoğalırken iktidarın değişmemesinin izahı tek: AKP için yoksulluğun bitirilmesi değil sürdürülebilir ve yönetilebilir olması önemli. Bu tercih, iktidar aygıtlarına, bürokrasi ilişkilerine ve mevzuatın kullanılma ve uygulanma biçimlerine baktığımızda apaçık görünüyor.
Böyle olmasa 2000’li yılların başında vergi rekortmeni listesinde üst sıralarda yer alan bir kamu kurumu olan Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) her yıl artan görev zararlarıyla boğuşmak zorunda kalmazdı.
Böyle olmasa TKİ ve TTK’nin görev zararları büyürken, onların kiracısı konumundaki özel kömür şirketleri (ki, çoğu da işçileri önlem almadan yerin altına indiriyor) devlet eliyle, yoksullara bedava dağıtılacak kömür satın alınarak zenginleştirilmezdi.
Eğer muhtaçlara kömür dağıtımı, yoksulluğu yönetmek değil de sosyal politika aracı olsaydı, partili müteahhitlere bütçe kaynaklarından yarışmasız, kuralsız ihale vermek üzere sistem kurulmazdı.